Ama annen konusunda başarısız olduğunu sandığın için terapist değilsin. | Open Subtitles | لكنّك لم تصبح طبيباً نفسيّاً لأنك تظن أنّك فشلتَ مع أمك |
Bu hayatta hiç kimse yapabileceğini sandığın için sana yatırım yapmaz. | Open Subtitles | -في هذا العالم ، لا مخلوق سيستثمر لأنك تظن أنه يمكنك |
Logan Sanders ile aynı odada olamayacağımı sandığın için onu getirmedin yani. | Open Subtitles | أنت لم تحضره لأنك تعتقد بأننا لا يمكن أن نتواجد بغرفة واحدة |
Logan Sanders ile aynı odada olamayacağımı sandığın için onu getirmedin yani. | Open Subtitles | أنت لم تحضره لأنك تعتقد بأننا لا يمكن أن نتواجد بغرفة واحدة |
Senin hamile kalamadığını sandığın için benden nefret ettiğini bilmek işimi kolaylaştırmıyor. | Open Subtitles | و لا يسهل عليَّ أن أخشى أن تكرهيني لأنكِ تظنين أنه لا يمكنك الإنجاب |
Doktor Bailey, psikolojimi bozduğunu sandığın için tuhaf davranma şimdi. | Open Subtitles | د(بيلي)، لا تتعاملي بغرابة معي لأنكِ تظنين بأنكِ حطمتي روحي. |
Her şeyi yapmayı bildiğini sandığın için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لأنك تظنين أنك تعرفين كيفية القيام بكل شيء. |
Bahçeni kazdığını sandığın için Charles Kuralt'ı takip ettiğini hatırla. | Open Subtitles | أتذكر عندما لاحقت بـ لأنك ظننت أنه أفسد حديقتك؟ |
Seni tutsak edenlerden biri olduğumu sandığın için korkuyorsun ama yalan bu. | Open Subtitles | لن أؤذيك. أعرف أنك خائف لأنك تظن أنني إحدى آسريك ولكن هذه كذبة. |
Bay Bohannon'ın gelip, seni kurtaracağını sandığın için mi problem çıkartıyorsun? | Open Subtitles | هل تسبب المشاكل لأنك تعتقد أن السيد (بوهانون) سيعود ويخلصك؟ |
Seni yargıladığımı sandığın için. | Open Subtitles | لأنك تعتقد أني أحكم عليك. |
Beni bir haydut sandığın için kızgınım. | Open Subtitles | أنا غاضب لأنكِ تظنين أنني لص |
Ticaret yapmayı bildiğini sandığın için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لأنك تظنين أنك تعرفين كيفية القيام بعمل تجاري، |
Bilmediğimi sandığın için mi bunları anlatıyorsun? | Open Subtitles | أتقولين لي ذلك لأنك تظنين أنني لا أعرف |
Belli ki benimle beni eşcinsel sandığın için takılıyorsun. | Open Subtitles | أنت تتسكعين معي فقط لأنك ظننت بأني مثليه |
O köşeden kimin çıkacağını bildiğini sandığın için yapamadın bunu. | Open Subtitles | لم تستطيعي القيام بذلك لأنك ظننت أنك تعرفين من كان يعبر ذلك المنحنى. |