ويكيبيديا

    "sandalyeden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الكرسي
        
    • كرسي
        
    • الكرسى
        
    • الكُرسىّ
        
    • الكُرسي
        
    • الكرسيّ
        
    • كرسيك
        
    • كرسيه
        
    • كرسيّ
        
    Üç ay sonra o sandalyeden kalktığımda, artık aynı değildim. TED وفهمت عندما غادرت ذلك الكرسي بعد ثلاثة أشهر، بأنني لست نفس الشخص سابقا.
    Suçluysa, onu elektrikli sandalyeden kurtarmak için bir kuruS dahi harcamam. Open Subtitles لن أصرف سنتاً لإنقاذه من الكرسي الكهربائي
    Şu sandalyeden düşmüş olabilirdi, ve kafasını bir şeye çarpmış olabilirdi, fakat, bilirsiniz ya, o oldukça iyi bir darbeymiş. Open Subtitles ربما سقطت من الكرسي وضربت رأسها لكنها كانت ضربة قوية
    Mevcut teknolojinin bir ispatı olarak tekerlekli sandalyeden ayrıldı, fakat biyonik konusunda daha iyi işler yapmalı ve bu seviyede bir sakatlığı olan kişi için bir günlük tam rehabilitasyon sağlamalıyız. TED كشهادة على التكنولوجيا الحالية لقد قام عن كرسي المقعدين لكننا نحتاج أن نبذل جهدًا أفضل في الالكترونيات الحيوية لنسمح في يومٍ ما بإعادة تأهيلٍ كاملة لشخصٍ بمثل هذه الدرجة من الإصابة
    Tekerlekli sandalyeden kurtarıncaya kadar bekle. Open Subtitles فقط انا انتظر الى ان تقوم من فوق هذا الكرسى المتحرك
    - Evet. O piç kurusu bir elektrikli sandalyeden daha çok adam öldürmüştür. Open Subtitles الوغد المسنّ قتل أشخاصاً أكثر من الكرسي الكهربائي
    Ya kızarmış tavuktan bahsediyordu, ya da elektrikli sandalyeden. Open Subtitles كان إما يشير إلى الدجاج المقلي أو الكرسي الكهربائي
    Ama aslında, elektrikli sandalyeden daha insancadır. Open Subtitles لكن في الحقيقة, أنه أكثر إنسانيةً من الكرسي الكهربائي.
    Mm-hm. Artık tekerlekli sandalyeden kurtuldu ve tüm erkekler aldatır. Open Subtitles لقد تحرر من الكرسي المتحرك الآن والرجال يخونون
    Tekerlekli sandalyeden kurtulmak, benim için hayatımdaki her şeyden daha önemli. Open Subtitles البقاء خارج ذلك الكرسي يهمني اكثر من اي شيء اخر
    Lanet olası cüceler! Bu sandalyeden kalkarsam görürsünüz. Open Subtitles أيها الأقزام الملاعين سأقوم من هذا الكرسي
    -Bundan hüküm giyersen, elektrikli sandalyeden önce mahkumlar icabına bakar. Open Subtitles شاهدْ، أعتقد، على هذا الإتهامِ، يَخْدعُ سَيَحْصلُ عليك قبل الكرسي تَعمَلُ.
    - Tamam. Şimdi tüm yapmamız gereken şu sandalyeden kurtulmak. Open Subtitles كل ما علينا فعله الآن هو التخلّص من الكرسي
    Numaralar buzdolabının üzerinde. Onu sakın sandalyeden kaldırma. Open Subtitles الأرقام على الثلاجة، لا تخرجيه من هذا الكرسي
    Dikkatli ol. sandalyeden düşme. Open Subtitles كوني حذره, قد تسقطي من الكرسي لا سمح الرب
    Bir şekilde o sandalyeden haberleri olmuş olmalı. Open Subtitles هم يَجِبُ أَنْ يكونَ عِنْدَهُمْ معروفونُ حول الكرسي بطريقةٍ ما.
    Bizim mermimizin bir denizcinin gövdesinden geçip sandalyeden sektiğini, sonra bir kutunun içinden ve alçıpan duvardan geçerek bebeğimizin kafasına saplandığını biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم ان الطلقة اخترقت الجندي ثم ارتدت من الكرسي ثم اخترقت العلبة ثم الحائط حتى انتهت في راس الدمية
    Ona bakmam gerekiyordu, bende bir anlığına boş verdim, ve tekrar bakıncaya kadar sandalyeden çıkmıştı. Open Subtitles وخرجت لحظة وعندما صعدت لقد أختفى من الكرسي
    Bir filozof olarak öğrenebileceğiniz muazzam şeyler var ve hepsini rahat bir sandalyeden yapabilirsiniz. TED هنالك أشياء مدهشة بإمكانك تعلمها كفيلسوف، وكلها من مكانك على كرسي وثير.
    İlk olarak, beni sandalyeden kurtaracaksınız. Open Subtitles ستساعدنى أولا على التحرر من هذا الكرسى
    Kurtar beni bu sandalyeden. Kurtar beni buradan. Open Subtitles أطلق سراحى من هذا الكُرسىّ أطلق سراحى من هذا الكُرسىّ
    Bu sandalyeden kalkayım da kırılmasın. Open Subtitles أعتقد أنه عليّ أن أقوم من على هذا الكُرسي قبل أن أكسره
    İki gün boyunca, kıçını o sandalyeden ayırmayacaksın ve insan kalbiyle ilgili her şeyi öğreneceksin. Open Subtitles لليومان القادمة, ستلزم هذا الكرسيّ وستتعلّم كلّ ما يمكن معرفته عن قلب الإنسان
    sandalyeden kalkarken ters bir hareketle gereği yapılmış olur. Open Subtitles والتى لها رد فعل خاطىء يجعلك تقع من على كرسيك.
    Ağ giriş sistemindeki performans düşüşü hakkında konuşurken, arkadan omzuna hafifçe dokundum neredeyse sandalyeden düşüyordu. Open Subtitles لقد نقرته على كتفه لأتحدث بشأن إنحطاط أداء مدخل البرنامج و وقف فجأة من على كرسيه
    Seni yazar yapan tek şey kıçını bir sandalyeden ayırmayıp kafanda olup bitenleri kağıda dökmektir. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي يجعل منك كاتبة هو ركن مؤخرتك على كرسيّ وإخراج ما في رأسك على الورق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد