ويكيبيديا

    "savaşmanın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لمحاربة
        
    • محاربة
        
    • تحارب
        
    • لقتال
        
    • لقتالهم
        
    • نحارب بها
        
    Eskiler diye bahsettikleriniz, Wraith'lerle savaşmanın daha iyi bir yolunu bulma arayışlarında çaresizdiler. Open Subtitles القدماء ، كما تدعونهم كانوا يائسين في البحث عن أفضل طريقة لمحاربة الأشباح
    Araştırmacılar yüzyılı aşkın bir süredir kanserle savaşmanın bir yolu olarak immün sistemini araştırmaktalar ve kanser aşıları ne yazık ki hayal kırıklığı yarattı. TED ظل الباحثون لأكثر من قرن يدرسون الجهاز المناعي كطريقة لمحاربة السرطان وكانت لقاحات السرطان للأسف مُحبِطةِ.
    Yukarı doğu yakasındaki hayatla savaşmanın tek yolu ateşe ateşle karşılık vermektir. Open Subtitles لا الطريقة الوحيدة للتعامل مع الجانب الشرقي الراقي هي محاربة النار بالنار
    Karanlık maddeyle savaşmanın tek yolu bu. Open Subtitles إنه الشيء الوحيد الذي بوسعه محاربة المادة المظلمة
    Bir hastalıkla savaşmanın yolu, hâlâ tedavisi mümkünken onu teşhis etmektir. Open Subtitles أنت تحارب المرض بإكتشافه بينما ما يزال قابلاً للعلاج
    Almanlarla savaşmanın yanında açlık ve susuzlukla da savaşıyorlarmış. Open Subtitles وبالاضافة لقتال الالمان قاتلنا الجوع والعطش
    Ama onlar ile savaşmanın sırası değil. Open Subtitles لكن الآن ليس الوقت المناسب لقتالهم
    "Uzaylılarla savaşmanın tek yolu, dinozorları diriltmekten geçer." Open Subtitles الطريقة الوحيدة لمحاربة هؤلاء الفضائيين هو احياء الديناصورات
    Bununla savaşmanın tek yolu ruhun rüyanı kontrol etmesi ve terk etmesi için emretmen. Open Subtitles الطريقة الوحيدة لمحاربة هذه الروح هو أن تسيطري على حلمك و تأمريها بالرحيل
    Bugün Tanrı bize gösteriyor ki asıl düşmanlarla savaşmanın tek yolu Hıristiyan kardeşlerimizle omuz omuza vermektir. Open Subtitles اليوم، الرب يبين لنا أن الطريقة الوحيدة لمحاربة عدونا الحقيقي هي احتضان زميلنا المسيحي
    Şuçla savaşmanın bu yeni yolunu sevdim. Open Subtitles أعشق تلك الطريقة الجديدة لمحاربة الجريمة.
    Bu hastalıkla savaşmanın en kötü yanı onun da sana karşılık vermesi. Open Subtitles أصعب شيء في محاربة هذا الوباء أنه يحارب أيضاً.
    Coğrafyayla savaşmanın bir manası yok, haksız mıyım? Open Subtitles أعني, لا يمكنك محاربة الطبيعة, صحيح؟
    Daha da önemlisi kötülüğün tüm biçimleriyle savaşmanın Şeytan'a teslim olmaktan daha önemli olduğunu sadece sizler unutmadınız çünkü böylesi daha kolay. Open Subtitles والأهم من ذلك، أنكما لوحيدان اللذان تذكّرا... أنه من المهم جدًا محاربة الشيطان بكل أشكاله،
    Bir hastalıkla savaşmanın yolu, tedavisi mümkünken teşhistir. Open Subtitles انت تحارب المرض باكتشافه بينما ما يزال قابلاً للعلاج
    Hastalıkla savaşmanın yolu tedavi etmek değil, hâlâ tedavi edilebilir durumdayken onu teşhis etmektir. Open Subtitles انت لا تحارب المرض بعلاجه انت تحارب المرض بإكتشافه بينما ما يزال قابلاً للعلاج
    Yalanla savaşmanın yolu nedir biliyor musun? Open Subtitles أتعرف كيف تحارب كذبة؟
    Şimdi, bu yeni savaşçıyla savaşmanın anahtarı olabilir. Open Subtitles الأن ربما سيكون المفتاح لقتال المحارب الجديد
    Duydum ki, şeytanlarla savaşmanın tek yolu cehenneme bir yolculuk etmendir. Open Subtitles لقد سمعت بأن الطريقة الوحيدة لقتال شياطينك هي أخذ رحلة إلى جحيمهم
    Karanlıkta savaşmanın tek yolu karanlığa teslim olmaktır ve ben o tür bir insan olmak istemiyorum artık. Open Subtitles "الوسيلة الوحيدة التي أعرفها لقتال الظلمة هي اعتناق الظلمة" ولم أعُد أودّ أن أكون شخصًا من تلك النوعيّة.
    Onlarla savaşmanın bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles علينا أن نجد طريقةً لقتالهم
    Öncelikli olarak onu araştırarak rahiplerle savaşmanın bir yolunu bulabiliriz. Open Subtitles أولاً وقبل كل شيء قد تكون دراسته المفتاح.. لاكتشاف وسيلة نحارب بها الرهبان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد