Senin gibi kadınlara saygı duyarım nasıl davranmak gerektiğini de bilirim. | Open Subtitles | أحترم النساء اللاتى على شاكلتك و أعرف كيف أتعامل معك جيدا |
İşini düzgün yapan insanlara büyük saygı duyarım bu onu öldürse bile. | Open Subtitles | إننى أحترم كثيراً الرجل الذى يفعل ما عليه أن يفعله حتى ولو كان شيئاً قاتلاً |
Bu senin sadık ve güvenilir bir arkadaş olduğunu gösterir ve buna saygı duyarım. | Open Subtitles | هذا يظهر أنك وفى و جدير بالثقة, و أنا أحترم هذا |
Yani ona iğneyi yapmanın en iyisi olduğunu düşünüyorsan, kararına saygı duyarım. | Open Subtitles | لذا اذا تعتقد انا الافضل ان نعطيه الجرعه سوف احترم قرارك |
Eğer inanmadığın için böyle düşünüyorsan, sana saygı duyarım. | Open Subtitles | إذا كنتى تعترضين لأنكى لا تصدقين فسوف أحترم هذا |
Kendisini asil ve iyi zanneden birisi için çalışıyorsun, buna da saygı duyarım ama sorun şu ki o öyle birisi değil. | Open Subtitles | تعتقد أن رئيسك نبيل وجيد أحترم ذلك, المشكلة هي أنه ليس كذلك |
Herhalde kendi kararlarını verebileceğini sandın. Buna saygı duyarım. | Open Subtitles | حسناً ,علي الأرجح فكرت بأنك ستكون رجلك الخاص , وأنا أحترم ذلك |
Bilirsin... Karşıma çıkabilecek ve "Karınla yatıyorum." diyebilecek adama saygı duyarım. | Open Subtitles | أنا يمكن أن أحترم ذلك الرجل الذي عنده الشجاعة لمواجهتي |
Buna saygı duyarım, ama bazen bizim elimizden bir şey gelmez. | Open Subtitles | و أحترم هذا، لكن أحياناً تخرج الأمور عن سيطرتنا فحسب |
Sende gereken şey var, buna her şeyden çok saygı duyarım. | Open Subtitles | تُحسبُ لك شجاعتك أنا أحترم ذلك أكثر من اي شيئ |
Onu istediğin gibi yetiştirmene sonuna kadar saygı duyarım. | Open Subtitles | أحترم تماماً حقك بتربية ابنتك كما تشائين |
Bir devlet memuruna saygı duyarım. | Open Subtitles | برفق وببساطة أنا أحترم كونك شرطيا تطبق القانون |
Eski Mısırlılara, bunu yapmayacak kadar saygı duyarım. | Open Subtitles | أحترم المصريين القدماء أكثر مما ينبغي لذلك |
Ölüye saygı duyarım, ama nişanlı bir kadın koca arıyor. | Open Subtitles | أنا أحترم الموتى لكن امرأةٌ مخطوبة ..وتبحث عن زوج |
Buna saygı duyarım ama o gemide seçeneği olmayan insanlar var ve onlara karşı da bir yükümlülüğün var, Teğmen. | Open Subtitles | يمكننى أن أحترم هذا ولكن يوجد هناك بشر عائدة الى السفينة ليس لديهم خيار |
Eğer benim kızımsa annesi kesin beni hayatında istemiyordur ki buna saygı duyarım. | Open Subtitles | انا اعنى , ان كانت ابنتى من الواضح ان والدتها لا تريدنى فى حياتها و يجب ان احترم هذا و ان لم تكن ابنتى |
Geleneklerinize ve atalarınıza saygı duyarım, fakat masum bir yaşam formunun yokedilmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | احترم تقالديكم واسلافكم لكننا لا يمكننا ان نقبل بهلاك حياة برئية |
Gerçekten istediğin buysa, kararına saygı duyarım. | Open Subtitles | إذا كان هذا حقاً ما تريدينه سأحترم قرارك |
Pekala, ben Bay Bates'e saygı duyarım ama onu sevdiğime emin değilim. | Open Subtitles | حسناً، أنا... أحترمُ السيد "بيتس"، لكني.. لستُ متأكدة من أن أحبهُ |
Ne olursa olsun, sana daima saygı duyarım. | Open Subtitles | .مهما كان ما ستفعله فأنا أحترمك وأحتفظ بصداقتك |
Size saygı duyarım ama bu orospunun benimle işi bitti. | Open Subtitles | أَعتذرُ إحترامي إليك لكن هذه العاهرةِ كانت مَعي. |
Sadece bir rahibe saygı duyarım, o da Peder Mareno. | Open Subtitles | هناك كاهن واحد فقط أحترمه: الأب (منيرو). |
Orada ne olduğunu sana sormadım ve.. ..sende konuşmak istemedin buna saygı duyarım. | Open Subtitles | أنا لمْ أسألك قط عمّا حدث هُناك، وأنت لمْ ترد التحدّث حيال ذلك، ولقد احترمتُ ذلك. |
Tamam, saygı duyarım. | Open Subtitles | أستطيع احترام ذلك |
saygı duyarım buna. | Open Subtitles | بوسعي احترام هذا. |