| Bunu yapmayı seçmemizin nedeni kolay olması değil, ama inanılmaz bir etki yaratabilmesi. | TED | حسناً، لقد اخترنا هذه التقنية ليس لأنها سهلة، لكن لأنه يمكنها امتلاك تأثير رائع. |
| Bu işi seçmemizin bir sebebi var, biz böyleyiz. | Open Subtitles | اخترنا تلك الوظيفة لسبباً ما ، هذا ما نحن عليه |
| Gabriel'i seçmemizin bir sebebi de buydu. | Open Subtitles | هذا واحد من الاسباب الذي اخترنا جرائه "جابرييل" |
| Ay'a bu onyılda gitmeyi ve diğer hedefleri seçmemizin sebebi kolay olmaları değil, zor olmalarıdır." | Open Subtitles | إخترنا الذهاب إلى القمر في هذا العقد و عمل الأشياء الأخرى, ليس لأنها سهلة لكن لأنها صعبة. |
| Iste bu binayi seçmemizin temel nedeni bu.. | Open Subtitles | الآن ،هذا هو السبب الرئيسي الذي إخترنا هذه البناية من أجله |