Bu yüzden de senin ofisimiz için sağlık sigortası planı seçmene ve sonra bunu çalışma arkadaşlarına açıklamana izin vereceğim. | Open Subtitles | لذا فسأدعك تختار خطة تأمين صحي لمكتبنا ثم تشرحها |
Sen seçimlerde bana arka çık, değişikliklerimi destekle ben de senin yerine geçecek kişiyi seçmene müsaade edeyim. | Open Subtitles | كن سندي في رئاسة البلدية وادعم تغييراتني وسأجعلك تختار ناجحيك |
Gönlünü almak için söyleyeceğim şu lakap birini seçmene izin vereceğim: | Open Subtitles | كاعتذار , سأسمح لك ..أن تختار من الألقاب التالية |
Uslu davranırsan müziği senin seçmene izin verebilirim. | Open Subtitles | أختاري بطاقتك جيداً وسوف أدعك تختارين أغنية السيارة |
Sonra El-Kaide bombacısı olduğunu söylesen bile odanın rengini seçmene izin verir. | Open Subtitles | بإمكانك إخباره أنكِ كنتِ تتسلين "بخدمة "تنظيم القاعدة و كان ليظل يتركك تختارين ألوان غرفتك الجديدة |
Sonrasında istersen takılarını seçmene bizzat yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | أستطيع شخصياً أن أساعدك بإختيار المجوهرات |
Mercer County'de 40.000 kayıtlı seçmene hizmet veriyorlar. | TED | فلقد كاناَ يعملان كمسئولا في الانتخابات المحلية ويخدمان 40 أَلْفًا من الناخبين. |
Bu şekilde güzel konuşmaya devam edersen belki bir dahaki sefer restoranı senin seçmene izin veririm. | Open Subtitles | واصل معسول الكلام هذا وسأدعك تختار المطعم بالمرّة المقبلة. |
Bize emirler yağdırmana da, bizim için hedef seçmene de ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا نريدك أن تلقي علينا أوامر ولا نحتاج إليك لكي تختار لنا أهدافنا |
Burayı seçmene sebep olan ne? | Open Subtitles | ما الذي جعلك تختار هذا المكان ؟ |
Kendi işkence yöntemini seçmene bile izin vereceğim, dostum. | Open Subtitles | سوف أجعلك تختار طريقة تعذيبك, يا صديقى. |
- İstediğin kulağı seçmene izin verecğeim. - Burada öyle bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | سأجعلك تختار أيضًا أيهما أقطع - لن تفعل ذلك هنا أبدًا - |
Kendi hizmetçilerini seçmene izin vereceğim. | Open Subtitles | أنا سوف اجعلك تختارين خدمك الخصوصيين |
Başka birini seçmene izin vermezdim, anne. | Open Subtitles | لم أكن سأدعك تختارين أحداً غيري، أمي |
Ve ikimizden birini seçmene izin mi verseydim? | Open Subtitles | وادعك تختارين في مابيننا؟ |
Küplere binmiş haldeyken seçmene izin veremem. | Open Subtitles | لن أدعكِ تختارين وأنتِ مغتاظة |
Senin seçmene izin veriyorum. | Open Subtitles | سأدعك تختارين ذلك |
Elbiseni seçmene yardım edeceğiz, çiçeklerini alacağız, saçımızı yaptıracağız. | Open Subtitles | تعرفين,مساعدتك بإختيار فستانك و أن نحضر الأزهار و ننفش شعرنا؟ |
Ben de senin arayacağım ülkeyi seçmene izin vereyim. | Open Subtitles | وأنا سأسمح لك بإختيار من سأتصل به |
Muhtemelen bir dahaki Beijing büyük elçisini seçmene bile izin verirler. | Open Subtitles | على الأرجح سيسمحون لك (بإختيار السفير في (بكين |
Zor olmadı. Kasabadaki her seçmene içki ısmarladı. | Open Subtitles | لم يكن هذا صعباً فلقد أبتاع لكل الناخبين فى البلدة شراباً |
Beni takımına seçmene çok sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيدة لإنّك ضممتني لِفريقك |