sebzelere işkence edecek bir çok aleti olsa da... tüm sebzeleri öyle şekillere sokuyordu ki..bu sanattı. | Open Subtitles | حتي عندما كانت جميع أدوات التعذيب مصطفه علي المائدة فقد كانت تُحول كل الخضروات إلي أعمال فنية |
Şu şirin tabağındaki bir birinden ayrılmış sebzelere de bak. | Open Subtitles | فصيل عبد الواحد، نظرة على لوحة الخاص بك لطيف قليلاً مع الخضروات الخاص بك كل شيء منفصل وهذه. |
Ve sadece tek bir havuç bile bize bu hastalığı bulaştırarak yaşayan sebzelere dönüştürebilir. | Open Subtitles | أصيب الجزر لدينا أدمغة, واتجهوا جميعا, إلى المدى الخضروات. |
Selam, koca oğlan. Müsaade etsen de şu dondurulmuş sebzelere bir el atsam, olmaz mı? | Open Subtitles | مرحباً أيها الضخم, أتعتقد أن بإمكاني أن أمد يدي إلى الخضار المجمدة هناك؟ |
Yılda 50 milyar dolar sebzelere harcıyoruz, ki bu yüzden bütün bu zayıflama ilaçlarına ihtiyacımız var. | TED | نحن ننفق خمسون بليون دولار على الخضار ولهذا نحتاج جميع مساعدات الحمية . |
-Ayrıca sebzelere ne oldu? | Open Subtitles | ماذا حدث إلى الخضار ؟ |
Onu iki yıl önce yapmıştık, sonra da konserve sebzelere hatta. | Open Subtitles | قد فعلنا ذلك قبل عامين، عندما كانت لدينا حربا صليبيه ضد الخضراوات المعلبه |
Ayrıca koyu yeşil sebzelere ağırlık vermelisin. | Open Subtitles | عليكِ المحاولة التفكير في تناول الخضروات الخضرة. |
Daisy, sebzelere yardımcı ol. | Open Subtitles | تفضل ديزي ساعديه بوضع الخضروات |
Artık sebzelere geçmemiz lazım. | Open Subtitles | علينا الإنتقال إلى الخضروات |
Bu muhteşem gözüküyor. Kışın köklü sebzelere bayılırım. | Open Subtitles | -هذا يبدو رائعًا، أحبّ جذور الخضروات بالشّتاء . |
- Şu sebzelere bak. - Üstelik açım. | Open Subtitles | انظري إلى الخضار - وأنا جائعة - |
Jacky sebzelere fısıldayan adamdır. | Open Subtitles | جاكي هو هامس الخضار. |
- Bu gece için sebzelere başla. | Open Subtitles | -إذاً إبدأي بتحضير الخضار لهذهِ الليلة |
Ayrıca, sebzelere karşı bir sürü besin alerjim var. | Open Subtitles | بالإضاف لدي حساسية من الخضراوات. |