Sekiz cinayetin sekizinde de uygun durumda. | Open Subtitles | هذه الحالة الثامنة من أصل ثمانية وكان متاحاً له ارتكابها جميعاً |
O sekizinde ve en sevdiği hobisi çiklet kağıtlarından kolye yapmak. | Open Subtitles | إنها في الثامنة وهوايتها المفضلة أن تعمل عقودا بأغلفة العلكة |
Sabahın sekizinde. Güya öğlen buluşup parayı bölüşecektik. | Open Subtitles | الثامنة صباحا , كان من المفترض ان نلتقي ظهرا لنتقاسم النقود |
Sabahın sekizinde. Güya öğlen buluşup parayı bölüşecektik. | Open Subtitles | الثامنة صباحا , كان من المفترض ان نلتقي ظهرا لنتقاسم النقود |
Gelecek ayın sekizinde bir kağıt oyunu partisi veriyoruz. | Open Subtitles | على أي حال، في الثامن من الشهر القادم سيكون لدينا بعض الضيوف من أجل الورق |
Sabahın sekizinde kim bana mesaj atar ki? | Open Subtitles | من بحق الجحيم يراسلني الساعة الثامنة صباحاً |
Sabahın sekizinde Alman birası servisi mi yapıyorlar? | Open Subtitles | أمسموحٌ لهم بتقديم النبيذ في الثامنة صباحًا؟ |
- Evet, bütün gece dışarıdaymış. Yani hadi ama, hiçbir kadın sabahın sekizinde kalkıp öyle giyinmez. | Open Subtitles | أجل، لقد كانت بالخارج طوال اليوم، لاترتدي أي امرأة هذا وتستيقظ في الثامنة صباحاً. |
Beni yolda tutmaya kararlıydı ancak on sekizinde baba olmam buna dahil değildi. | Open Subtitles | كانت مصممة على إبقائي في المسار وذلك لم يكن يتضمن أن أكون أباً في الثامنة عشر من العمر |
Sabahin sekizinde burada ne isim var? | Open Subtitles | إذن ما سبب وُجودي هُنا في الساعة الثامنة صباحاً؟ |
Saat sabahın sekizinde mi içtin? | Open Subtitles | هل تشرب فعلًا على الساعة الثامنة من الصباح؟ |
Yani dışadönük bir şekilde davranıyorum, çünkü sabahın sekizinde, öğrencilerimin biraz espriye ihtiyacı var, zor geçen ders dönemlerinde onların ilgisini biraz meşgul etmek adına. | TED | لذلك أتصرف بطريقة انفتاحية لأنه في الساعة الثامنة صباحًا يحتاج الطلاب لشيء من حسّ الدعابة لشيء يدفعهم للمضيّ قدماً في أيام الدراسة الشاقة. |
Sabahın sekizinde hepiniz illet yaratıklar oluyorsunuz. | Open Subtitles | جميعكن مخلوقات شريرة في الثامنة صباحًا |
Sabahın sekizinde tatlı muzlar almak için sokaktaydı. | Open Subtitles | في الثامنة صباحا مرتدية بيجامتها |
- Ama sence arar mı? - Sabahın sekizinde aramaz. Sapık değilse tabi. | Open Subtitles | -ليس في الثامنة صباحاً إلا إن كانت ملاحقة |
- Ama sence arar mı? - Sabahın sekizinde aramaz. Sapık değilse tabi. | Open Subtitles | -ليس في الثامنة صباحاً إلا إن كانت ملاحقة |
Sabahın sekizinde, daha çok Kenosha kokuları söz konusuydu. | Open Subtitles | عند الثامنة صباحاً أصبحت رائحتها كرائحة "كينوشا". |
Sabahın sekizinde karşıma dikilip... | Open Subtitles | و تظهر فجأة في الثامنة صباحا |
Sabahın sekizinde senin arabanda ne işi vardı Ronnie? | Open Subtitles | ماذا كانت تفعل فى سيارتك الثامنة صباحاً يا (رونى)؟ |
Mart ayının sekizinde görevi devral. | Open Subtitles | اذهب الي البريد في وقت الظهيره في الثامن من ابريل |
sekizinde de bir şey var. Kod gibi bir şey. | Open Subtitles | وشئ فى الثامن, كود سرى او شئ كهذا, |