Sen gidip gör, sonra bana anlatırsın. | Open Subtitles | تستطيع أن تذهب أنت وتراه ثم تأتي لتروي لي ماذا رأيت |
Bütün bu P.R. çöpünü seviyorsan, neden Sen gidip takılmıyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت أنت أنت تفضل حماقة العلاقات العامة لماذا لا تذهب أنت الى "الحفلة," |
Sen gidip uzansana, biraz dinlen. | Open Subtitles | لمَ لا تذهبي وتستلقي قليلاً وتنالي قسطًا من الراحة؟ |
Sen gidip uzansana, biraz dinlen. | Open Subtitles | لمَ لا تذهبي وتستلقي قليلاً وتنالي قسطًا من الراحة؟ |
Sen gidip konuşsana, ne de olsa ondan hoşlanan sensin. | Open Subtitles | لمَ لا تذهب للتحدّث معها، بما أنّكَ أنتَ المغرم بها ؟ |
- Aynen, Frank. - Evet. Sen gidip biraz içki al. | Open Subtitles | .فرانك أنا معك .لماذا لا تذهب لتحضر بعض الخمور |
Uh... babanın birşeyleri düzeltmesi gerekiyor. Neden Sen gidip kitabın geri kalanını dinlemiyorsun? | Open Subtitles | سأذهب لإصلاح أمر ما ، لذا لما لا تذهبي وتكملي سماع هذا الكتاب حتى أعود؟ |
O zaman Sen gidip onu ikna etmiyorsun? | Open Subtitles | إذاً لمَ لا تذهب أنت و تقنعها؟ |
Sen gidip çürümüş kokuşmuş şeyler yesene. | Open Subtitles | -لماذا لا تذهب أنت و تطعم هذه اللعينة |
Sen gidip anomaliyi bul, biz de Dylan'la canavarcığı yakalayalım. | Open Subtitles | لما لا تذهب أنت وتعثر على الهالة وأنا سآخذ (ديلان) ونذهب للقبض عليه؟ |
- Hayır Sen gidip kocamı kurtarırken ben elim kolum bağlı bekleyemem. | Open Subtitles | بينما تذهب أنت وتنقذ زوجي |
Çok sağ ol, Lila. Sen gidip şunu bir sarsana. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لكِ يا (ليلا) لمَ لا تذهبي و ضمدي جُرحكِ |
Sen gidip ellerini yıkasana, "Bay Dört Yıldız". | Open Subtitles | لمَ لا تذهب للاغتسال يا ذو الأربع نجمات؟ |
Sen gidip cezveye psikolojik değerlendirme yapsana. | Open Subtitles | لمَ لا تذهب لإجراء تقييم نفسي لإبريق القهوة؟ |
Sen gidip içeri bak o zaman ben de dışarıyı kontrol edeyim. | Open Subtitles | . لماذا لا تذهب و تنضر ما بالداخل ؟ . و انا سأضل بالخارج هنا |
Tamam. Neden Eddie ve Sen gidip Monica'nın Styx için yapabileceği bir şey var mı bakmıyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا لا تذهب يا إيدي وترى إذا كانت مونيكا ستفعل شيئاً لإنقاذ ستيكس |
Sen gidip tost makinesi satsana pis satıcı! | Open Subtitles | لماذا لا تذهب وتبع التوست يا أيها البائع المسكين |
Başında ben beklerim. Sen gidip biraz uyu. | Open Subtitles | سوف أجلس أنا معها, لما لا تذهبي لتحصلي على بعض النوم؟ |