Senden istediğim şey pratik yapman, daha iyi hale gelmen. | Open Subtitles | لذا ما أريده منك , أن تتمرني أريدك أن تستعدي بشكل جيد. |
Ama şu anda Senden istediğim şey, bana kimin kayıp olduğunu söylemen. John, şu fotoğraflara bak ve kimin kayıp olduğunu söyle. | Open Subtitles | ما أريده منك الآن أخبرني من منهم مفقود جون أنظر لهذه الصور وأخبرني من منهم مفقود |
Ve Senden istediğim şey çok basit. | Open Subtitles | و ما أريده منك هو أمر بسيط جداً |
Senden istediğim şey öyle alabileceğim bir şey değil. | Open Subtitles | ما أحتاجه منك ليس شيئًا يمكنني أخذه. |
Neyse ki Senden istediğim şey onayın değil. | Open Subtitles | لحسن الحظ، ما أحتاجه منك ليس موافقتك. |
Senden istediğim şey tasavvur edilemez bir şey ama bazı annelerin hayalini kurduğu tek şey de bu. | Open Subtitles | ماأطلبه منك لا يمكن تصوره لكنه أيضا كل شيء |
Senden istediğim şey şu. | Open Subtitles | هذا ما أريده منك |
Senden istediğim şey bu kontratların bir taslaklarını çıkarıp yarın sabah 8:00'de Rachel Zane'e teslim etmen. | Open Subtitles | ما أريده منك هو إنهاء صياغة العقود وإرسالها لـ (رايتشل زاين) في الثامنة صباح الغد |
Senden istediğim şey. | Open Subtitles | هو ما أريده منك الآن |
Senden istediğim şey bir mucize. | Open Subtitles | ما أحتاجه منك هو معجزة. |
Tamam ben Senden istediğim şey şu | Open Subtitles | حسناً, (بين), هاك ما أحتاجه منك, حسناً؟ |
Senden istediğim şey şu, Ben. | Open Subtitles | -هاك ما أحتاجه منك, (بين ) |
Senden istediğim şey tasavvur edilemez bir şey. | Open Subtitles | ماأطلبه منك لايمكن تصوره |