Bilemem, sanırım onu neşeli görmek seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | لا أعرف، أعتقد أنه يضايقك رؤيته سعيد ومغرماً للغاية |
Hipnoz neden seni rahatsız ediyor? | Open Subtitles | لماذا يضايقك التنويم المغناطيسى ؟ |
Benim mutlu olmam seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | وكأن الأمر يضايقك عندّما تراني سعيدة. |
O adamın o kadar zaman İçerde kalmış olması seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل يزعجك معرفة أنه قضى كل ذلك الوقت في السجن ؟ |
Peki, ortağın Bobby'nin eski ortağını Ortada olmayan bir suç yüzünden tutuklaması seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل يزعجك أنت معرفة أن صاحبك ستارك جعل شريكة يدخل السجن لجريمة لم يرتكبها ؟ |
Bu kadar da inek olma, "A" alacaksın dedim işte. Selam. Şu çatlak seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | أريحي بالكِ "قلت ستأخذون "ممتاز هل ذلك الشق يزعجكِ ؟ |
- Esrar? - Belli ki seni rahatsız ediyor. Dur da çıkarayım canım. | Open Subtitles | \u200fحيث إن الأمر يضايقك كما يتضح، \u200fلم لا تخلعينه يا عزيزتي؟ |
Dedim ki: "Derek, bu seni rahatsız ediyor mu?" | TED | وقلت، "ديريك، هل يضايقك ذلك؟" |
Konuşmam seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل حديثى يضايقك ؟ |
- seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل هذا يضايقك ؟ |
seni rahatsız ediyor, değil mi? | Open Subtitles | يضايقك الأمر ، أليس كذلك ؟ |
- Bu küçücük şey seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل هذا يضايقك ولو قليلا ً ؟ |
Bilemem, sanırım onu neşeli görmek seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | لا أعلم , أعتقد أنه يزعجك أن تراه سعيداً جداً و واقعاً في الحب |
Evet. Ve onun İsrail'de geceden geceye ağaç dikmesi seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | و يزعجك الأمر أنه ليلة بعد ليلة "يقوم بزرع شجرة في "أسرائيل |
Robin ile yatmam seni rahatsız ediyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | انه يزعجك انني وروبن ننام سوية ، أليس كذلك؟ |
Birkaç gündür seni izliyorum ve bir şey açıkça seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | لقد كنت اراقبك فى اليومين الماضيين و من الواضح ان شيئا ما يزعجك |
Bay Santorum'un senin hasta olduğunu tedavi edilmen gerektiğini düşünmesi seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | هل يزعجك أن السيد سانتورم يعتقد أن هناك شيء خاطئٌ في شخصيتك ويحتاج إلى تصحيح؟ |
Anlıyorum. seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | لقد فهمت, بان الذي يزعجك كونكِ لا تستطيعين |
Sean, açıkça görülüyor ki, bu, seni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | , انه بالتأكيد يزعجكِ |
- Evet, ama seni rahatsız ediyor. - Beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | لكنّه يزعجكِ .إنه لا يزعجني- |
- O hayvanlar niye seni rahatsız ediyor? | Open Subtitles | لماذا تزعجك تلك الحيوانات؟ أنا لا أفهم... |
Reynolds'ın uyuşturucu olayı... seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | " " أمور المُخدرات مع (رينولد) برمتها ، ألا تزعجكِ تلكَ الجملة؟ |
Pekala, tamam. Ah. Buradan gitmek seni rahatsız ediyor mu? | Open Subtitles | حسناً, حسناً هل تنزعج عندما تخرج من هنا |