Şu hukuk kitaplarının senin için çok şey ifade ettiğini biliyorum, ama burada işe yaramazlar. | Open Subtitles | انا اعرف ان كتب القانون تعني لك الكثير , لكن ليس هنا |
senin için çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | إنه تعني لك الكثير. |
Görüyorum ki senin için çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | ارى انها تعني لك الكثير |
Görüyorum ki senin için çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | أرى أنها تعني لك الكثير |
senin için çok şey ifade ediyor değilmi? - | Open Subtitles | انها تعني لك الكثير مـــاذا ؟ |
Bak, Dana'nın senin için çok şey ifade ettiğini biliyorum ama bunun için, bir nevi kaçak durumuna düşmeye değer mi? | Open Subtitles | لكني أعلم بأن (دانا) تعني لك الكثير لكن أتعتقد حقاً بأن هذا يستحق الذهاب دون تصريح؟ |