Bak, tek yapman gereken kuyu boşalana dek beklemek, ondan sonra Senin olanı alırsın. | Open Subtitles | انظروا كنت للتو انتظر حتى يفرغ البئر وأخذ ما هو لك |
Seninle oynuyor, arkadaşım. Yasal olarak Senin olanı elinden almasına izin verme. | Open Subtitles | لا تدعها تلاعبك على ما هو لك أصلا |
Sokaklardayken, Senin olanı korumayı öğreniyorsun. | Open Subtitles | . في الشوارع . تتعلم كيف تحمي ما هو لك |
Seni yendikten sonra! O zaman da Senin olanı almış mıydın? | Open Subtitles | بعد أن حطّمك هل أخذتَ ما يخصّك حينها؟ |
Şimdi ben de Senin olanı alacağım. | Open Subtitles | الآن، سآخذ ما يخصّك |
Eğer bir adım öne çıkmayacak ve Senin olanı almayacaksan, senin için yaptığım her şeydne sonra bana güvenmeyeceksen seninle işim bitti. | Open Subtitles | إن لم تكن تملك الشجاعة لتفرض نفسك وتأخذ ما يخصك... إن لم تكن تثق بي بعد كلّ شيء فعلته لك... |
Senin olanı korumaya gelmişsin, aferim. | Open Subtitles | أحسنت، جئت تقاتل من أجل ما يخصك |
Senin olanı senden uzaklaştırmak için bunu kullanacaklar. | Open Subtitles | -و سوف يستخدمونه لينتزعوا ما هو لك الان |
Senin olanı alacağını söyledim. | Open Subtitles | قلتُ، إنّك ستأخذ ما هو لك. |
Senin olanı al İfrit. | Open Subtitles | خذ ما هو لك أيها العفريت! |
Senin olanı al. | Open Subtitles | خذ ما هو لك. |
Senin olanı al. | Open Subtitles | خذ ما هو لك. |
Git ve Senin olanı al. | Open Subtitles | خذ ما يخصك. |