Eğer eski eşini kızdırmak seninle daha çok vakit geçireceğim anlamına geliyorsa, hiç çekinmem. | Open Subtitles | ان ساعدتك بإغضاب طليقك و أن أمضي المزيد من الوقت معك لا أرى ضررا في ذلك |
İkimiz de seninle daha çok vakit geçirmek istiyoruz. | Open Subtitles | كلانا تريد أن تنفق المزيد من الوقت معك. |
"Myca, madem sokağa çıkma yasağın yok, seninle daha çok vakit geçirmek istiyorum." | Open Subtitles | "حسنا، Myca، منذ لم يكن لديك حظر التجول، أود أن تنفق المزيد من الوقت معك. |
Tek pişmanlığım seninle daha çok vakit geçiremeyecek olmam. | Open Subtitles | لكن... فقط لأنني لا تحصل على قضاء المزيد من الوقت معك. |