ويكيبيديا

    "sepetinde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سلة
        
    • السلة
        
    • سلّة
        
    • سلتك
        
    Demek çocuğunu bir köpek sepetinde eşiğime bırakan adam sen misin şimdi? Open Subtitles إذاً أنت هو من ترك الطفل على عتبة بيتي في سلة كلب
    Pis su borularında, kilimde ve çamaşır sepetinde hiç bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شئ في المجارير ولا على السجاد ولا في سلة المهملات
    Kaloriferde, çöp arabasında, lağım yolunda, çamaşır sepetinde. Open Subtitles خلال قناة تسخين فى صندوق قمامة عن طريق البالوعات فى سلة غسيل
    Çamaşır sepetinde annemin şişesi vardır. Yıllardır böyle. Open Subtitles أمي دائماً تحتفظ بزجاجة في السلة التي لديها من سنين
    Bu üstündeki sabah kirli sepetinde değil miydi? Open Subtitles ألم أرى هذا القميص في سلّة الملابس القذرة هذا الصباح؟
    sepetinde ki o lezzetli şeyleri daha iyi koklamak için. Open Subtitles لاشم الاشياء اللذيذة الموجودة في سلتك
    Karım bu sabah derlemek toplamak için onun dairesine gittiğinde, gerdanlığı çöp sepetinde görmüş. Open Subtitles عندما ذهبت زوجتى هذا الصباح لترتيب شقته لاحظت الطوق فى سلة المهملات
    Tatlım,Çamaşır sepetinde katlanmış temiz giysilerin var. Open Subtitles لديك العديد من الملابس النظيفة في سلة الملابس
    O çocuğu köpek sepetinde benim kapımın önüne sen mi bıraktın? Open Subtitles إذا أنت هو من ترك الطفل على عتبة بيتي في سلة هذا صحيح، كان بالخطئ
    Freud bir çamaşır sepetinde dört gün boyunca aç ve susuz kaldığı için öldü. Open Subtitles فرويد مات نتيجة حبسه فى سلة غسيل لمدة اربع ايام بدون طعام او ماء
    Zanlının evinde yapılan arama sonucunda, çamaşır sepetinde cinayet gecesi... giyildiği anlaşılan giysiler bulundu. Open Subtitles بالبحث في منزل المتحدث المحتوى على سلة الغسيل التي كانت تحوي الثياب التي إرتداها ليلة الجريمة
    Kirli çamaşır sepetinde ne buldum biliyor musunuz? Open Subtitles أتعرفان ماذا وجدت في سلة الملابس المتسخة الخاصة بهم؟
    Evet, bunları kirli sepetinde buldum. Evet, hala götünün kokusu gitmemiş. Open Subtitles ,أجل, وجدت هذه في سلة الغسيل ولا زالت تحتفظ برائحة الموخرة اللطيفة
    Ona bir ceket satmak için çamaşır sepetinde uyuyan kedisinin 20 dakikalık videosunu izlemek zorunda kalan bendim. Open Subtitles اضطررت لمشاهدة فيديو مدته 20 دقيقة على جهاز الآيفون خاصتها عن قطتها و هي تغفو في سلة الغسيل فقط كي اتمكن من بيعها معطفا
    Yerel bir bok yiyen Peter Griffin'in medya kampanyası sayesinde, ki kendisi burada Henry Thomas'ın bisiklet sepetinde görülüyor. Open Subtitles بشكل هائل بسبب حملة اعلامية تم انشائها بواسطة مواطن محلى بيتر جريفن الذي يوضح امامكم في سلة عجلة توماس هنري
    sepetinde çiçekler vardı. Open Subtitles وقالت إنها كانت هذه الزهور في سلة.
    Tuvalet sepetinde tampon var. Open Subtitles لديهم فوط صحية في سلة أدوات الحمام
    Küvette bir, çamaşır sepetinde iki çocuk daha var. Open Subtitles هناك واحد في الحمام واثنين في السلة
    Ona çöp sepetinde ne bulduğunu göster. Open Subtitles أريه ماذا وجدتي في السلة.
    - Çamaşır sepetinde. - Al onu. Open Subtitles في السلة - اجلبه -
    Altın silah karpuz sepetinde paşanın kellesi halkımın egemenliği. Open Subtitles ... ذهب ... بنادِق ... رأس الباشا في سلّة مليئة بالبطّيخ
    James, sanırım turp şu an senin sepetinde. Open Subtitles لذا، (جايمس)، اعتقد ان الفجل في سلتك الان.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد