- Ben yahudiyim, seni sersem! - veya hediye kuponu. | Open Subtitles | ــ أنا يهودي أيّها الأحمق ــ أو على شهادة هدية |
Seni sersem! Aralarında bir şeyler döndüğünü fark etmedin mi? Adamın adını bilmiyordu! | Open Subtitles | أيها الأحمق ، ألا تدرك بأن ثمة شيء مريب بينهما ؟ |
Onu içme, sersem. Sıtma olacaksın. | Open Subtitles | لا تشرب من هذا الماء يا أحمق سوف تصاب بالملاريا |
Orada birinin çıkacağı bir kapı yok, sersem. | Open Subtitles | ليس هناك باب اخر ليخرج منه الرجل,ايها الغبي |
sersem, kaçıyor! Savaş Roketi Ajax'ı hazırla. | Open Subtitles | انه يهْرب يا أبله إرسال صاروخ حربِ اياكس |
Seni işe yaramaz sersem! Bilime ateş etme hakkını sana kim verdi? | Open Subtitles | أنت مغفل لا قيمة له من سمح لك بإطلاق النار علي العلم؟ |
Geri geldin, seni sersem. Neyse ki sana bir silah getirdim. | Open Subtitles | لقد عدت مجدداً أيها المغفل من حسن حظك أنني جلبت مسدساً |
Sana ihtiyacım yok. 20 metre köprüyü her yerden bulabilirim. sersem! | Open Subtitles | لا أحتاج إليك , جسر طولة 60 قدم أستطيع إحضارة من أى مكان , أيها الأحمق |
Çok üzgünüm, o sersem uşak bana haber vermedi. | Open Subtitles | آسفه كبير الخدم الأحمق لم يخبرني اوه لا .. لا باس في ذلك |
Bu sersem kondomu takınca anında boşalır. | Open Subtitles | الأحمق وصل ذروته أثناء وضعه للواقي الذكري |
O sersem beni bırakınca fark ettim ki çanta tasarımında yetenekliyim. | Open Subtitles | وبعد ان تركني ذلك الأحمق ادركت ان لدي هذه الهدية الرائعه وهي تصميم الحقائب |
Hangi sersem 25 yıldır bu adamı televizyona çıkartıyor? | Open Subtitles | أى أحمق أبقى هذا الشخص يعمل على الهواء طوال 25 عاماً ؟ أنا |
Futbol tarihinin en sersem adamı ilan edildi. | Open Subtitles | بالنظر ألى مبارة الأحد سنجد أكثر حكم أحمق فى تاريخ كرة القدم |
Balyozlu bir sersem içeri girebilecek olsa... bu işi yapmaya devam edebilir miydim sanıyorsun? | Open Subtitles | إن تمكن أحمق ما يمسك بمطرقة من الدخول أتعتقد أنني كنت سأحتفظ بعملي حتي الآن؟ |
Her gün sadece işini yapmakla meşgul, zamanın sersem polislerinden biri. | Open Subtitles | .. أوه، الشرطي الغبي الذي يفعل واجبه فقط .. يوماً بعد يوم في التاريخ |
Hayır, sersem. Demek istediğim, ya tanıdığımız biri görürse? | Open Subtitles | لا ، أيها الغبي أقصد ماذا لو أن أحدًا نعرفه يرانا ؟ |
Yolda bulduğum bir sersem değil. O bir yabancı. | Open Subtitles | ليس مجرد أبله وضعته الظروف في طريقي، إنه أجنبي |
Senden bana sarılmanı istemedim, seni sersem sıska. | Open Subtitles | أنا لم أطلب منك لعناق لي، أنت مغفل عظمي. |
Hiç "katliam" kelimesini duydun mu? Duydun mu seni sersem piç kurusu? | Open Subtitles | هل سبق وان سمعت عن كلمة الأباده الجماعيه ايها المغفل ؟ |
Gel de kendi gözlerinle gör, sersem! | Open Subtitles | اللعنة .. تعال و الق نظرة بنفسك أيها الاحمق |
Elbette ki unutmadım. O kadar da sersem değilim, Donovan. | Open Subtitles | فأنا لست حمقاء تماماً فأنا دائماً أحملها معي |
Ne yaptım biliyor musunuz, sersem tavuk olan ben? | Open Subtitles | و هل تريدا أن تعرفا ماذا فعلت أنا الدجاجة الغبية ؟ |
Bu gölde hala bazı iyi balıklar var. Hadi. sersem köpek. | Open Subtitles | ما يزال هنالك بعض الأسماك الجيّدة في هذه البحيرة هيّا كلبٌ غبيّ |
Çözmesi zor bir muamma üstelik gönül sersem halde | Open Subtitles | انها أحجية صعبة ولكن القلب السخيف لايفهم |
Sakalımdan in, sersem şey. | Open Subtitles | انزلي من على لحيتي أيتها الحمقاء الصغيرة. |
Her gün sadece işini yapmakla meşgul, zamanın sersem polislerinden biri. | Open Subtitles | رجل شرطه غبى يؤدى فقط عمله يوما بعد يوما من التاريخ |
Uyuyabilmek için bir şey içersem toplantıda sersem gibi olurum. | Open Subtitles | إن تناولت شيئاً ليساعدني على النوم سأشعر بالدوار خلال الإجتماع |
Yatmaya hazırlanıyordum ve birden sersem gibi hissetmeye başladım. | Open Subtitles | أنا كنت أبدأ الإستعداد للسرير، وأنا بدأت ظهور مشوش جدا. |