"sevmekten" - ترجمة من تركي إلى عربي

• حبك
• حبه
• حبها
• حبكِ
• محبتك
• حبّك
• حبّه
• حبّكِ
• محبتي
• حُبك
• مَحَبَّته
• أحببته بدرجة شديدة

Pekâlâ, buna ihtiyacımız olduğunu düşünmesem de bebeğim seni sevmekten asla vazgeçmemiştim.
حسنا, لا اعتقد اننا نحتاج واحده. انا لم اتوقف عن حبك ابدا.

çekilin benim yolumdan benim için dayanilmaz hale geldi ben seni seviyorum ama ben seni sevmiyorum beni kimse seni sevmekten geri alamaz
لكن لا يمكنك منعي عن حبك ماذا أفعل؟ ماذا أفعل كي تصدقيني؟

Babamın beni sevmekten vazgeçebileceğini bilmiyordum.
لم أكن أعرف أن والدي يمكن أن يتوقف عن حبه لي.

Kendimi ona kanıtlamayı asla bırakmayacağıma ve asla onu sevmekten vazgeçmeyeceğime söz verdim.
وبأنني لن أتوقف عن إثبات أحقيتي بها، وبأنني لن أتوقف أبداً عن حبها.

Taşınmamın seninle hiç bir alakası yoktu ve seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim.
انتقالي ليس له دخل بكِ وأنا لن أتوقف عن حبكِ

Ve fenalığına rağmen bu dünyanın, asla vazgeçmeyeceğim seni sevmekten.
و نكيد العالم الشرير أنا لن أتوقف عن محبتك

Denesem bile seni sevmekten vazgeçemiyorum.
لا يمكنني أن أتوقف عن حبّك حتّى لو حاولت

İki baş parmağı olan ve karısını sevmekten başka bir şeyi olmayan, incitti mi?
منالذيلديهإبهامان.. ويحبُّ زوجته بشدّة لدرجة أن حبّه لها يؤلمه؟

Seni sevmekten vazgeçmem gerekecek diye, terapiyi bile bıraktım.
حتى إني تركت العلاج أيضاً لأني كنت أعرف أني سأتوقف عن حبك

Seni sevmekten vazgeçmem için...
لكن ليس هناك ماتستطيعين فعله لجعلي اتوقف عن حبك

Yıllarca yazdıkları kişilikleri sildiler ama seni sevmekten vazgeçmedi!
مسحوا عقله لسنوات ولم يتوقف بها عن حبك أبداً

Demem o ki--şu an seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğimi anlayan biriyle birlikteyim.
اقصد... و أنا الان مع شخص يفهم أنني لن اتوقف عن حبك

* Vazgeçemem seni sevmekten asla *
فتاتي العزيزة ? ? لا أستطيع التوقف عن حبك ?

Seni sevmekten hiç vazgeçmedim. Senden daha fazla arkadaşım var diye hep kıskandın.
لم أتوقف عن حبك أبداً أنتي كنت دائماً غيورة أنه لدي أصدقاء أكثر منكي

Ve anladım ki bunu yenmenin en iyi yolu, onu daha çok sevmekten geçiyor.
ولكن الطريق الوحيد لتخطي ذلك هو فقط زيادة حبه

Ama ne yazık ki babamı sevmekten asla vazgeçmedi.
و لسوء الحظ، لم تتعلم أبداً كيف تتوقف عن حبه.

Yoruldum gururum kırıldı, hatta yeri geldi acı çektim ama nefes almaktan vazgeçemediğim gibi onu sevmekten de vazgeçemedim.
لقد كان غامر ومذل وحتى مؤلم أحياناً لكني لم أتمكن من التوقف عن حبها ، أكثر من مقدرتي على التوقف عن التنفس

Eşimi bul onu sevmekten hiç vazgeçmediğimi söyle.
ابحث عن زوجتي واخبرها بانني لم اتوقف عن حبها

Fakat seni sevmekten asla vazgeçmedim.
لكنني لم أتوقف أبداً عن حبكِ ولو لثانية واحدة

Seni sevmekten hiç vazgeçmeyeceğime ve her zaman yanında olup sana gözkulak olacağımı hatırladım.
الذي قطعته على نفسي عندما وقعت في حبكِ أخبرتنفسيأننيسأفعل... دائماً سأرعاكِ دائماً سأعتني بكِ

Geçerli sebebim olsa da, seni sevmekten hiç vazgeçmedim.
وعلى الرغم من السبب الوجيه لذلك ، لم يسبق لي أن توقفت عن محبتك.

Seni sevmekten vazgeçeceğimi hiç sanmıyorum ama artık bitti.
لكنّ أشك أنّ أتوقف عن حبّك بعد الآن، ولكن الأمر إنتهى الآن

Mükemmel değil; ama kendimi onu sevmekten alıkoyamıyorum.
ليس النموذج المثالي لكنني لا أقاوم حبّه

İçki içmemen dışında, hiçbir şeyden dolayı seni sevmekten vazgeçmem.
لا شيء يمكنه منعي من حبّكِ عدى أنّك لا تشربين.

Gurur duymadığı şeyler yapmış olsa bile beni hala sevmekten hiç vazgeçmediğini söyledi.
وأنها لم تتوقف أبداً عن محبتي برغم أنها أقدمت على أمور لا تفتخر بها.

Hakkında her şeyi bilmeme rağmen seni sevmekten kendimi alıkoyamıyorum.
على الرغم من كُل شيء اعرفه عنك لا استطيع الامتناع عن حُبك

Belli ki o da seni sevmekten vazgeçmemiş.
قُلتَ بأنّك أَبَداً تَوقّفَ عن مَحَبَّته.

Dayanılmaz bir aşk ile onu sevmekten başka bir şey bilmiyordum.
لمأعرفشيئاً... إلا أني أحببته بدرجة شديدة