İzin verirsen Cavalli'yi arayıp seyahatini ertelemesini söyleyeyim. | Open Subtitles | هلا تعذرني اريد ان اتكلم مع كافالي ؤاجل رحلته |
Tabii biz seyahatini bölmek için orada olacağız, o ayrı. | Open Subtitles | إلا أننا سنكون هناك لإلغاء رحلته السعيدة |
Justin seyahatini iptal etmiş, doğumgünü için aklımıza pek birşey gelmedi. | Open Subtitles | جاستن ألغى رحلته للتزلج ونحن نحضّر لحفلة ميلاد ، هل من أفكار؟ |
Bir kuyruklu yıldız dışa doğru bu seyahatini, yavaş yavaş kapatmaya başlar. | Open Subtitles | في رحلته للخارج، يبدأ المذنّب بالخمول تدريجيًا |
Paris seyahatini teyit etmek için müvekkilimi rahatsız etmenize gerek yoktu. | Open Subtitles | لم تكن هناك ضرورة لازعاج موكلي في التحقق من رحلته إلى "باريس" |
Arkadaşları ve Dan ile şu Mammoth seyahatini iptal ettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلمين أنه ألغى رحلته إلى (الماموث) مع "دان" وصديقه ؟ |
John seyahatini iptal etti. | Open Subtitles | لقد ألغى (جون) رحلته |