Sigorta onun hasat sezonunu sağlama aldı, ben bugün buna inanıyorum, Afrikalı çiftçilerin kendi kaderlerini kontrol altına almalarını sağlamak için tüm imkanlara sahibiz. | TED | التأمين أمن محصوله هذا الموسم وأعتقد اليوم أننا لدينا كل الأدوات التي تمكن المزارعين الأفارقة من التحكم في مصيرهم |
Soğuk ve kasvetli deniz, futbol sezonunu ve tüm belirsizlikleri temsil ediyor. | Open Subtitles | البحر الأسود البارد يمثل الموسم وكل هذه الشكوك |
Asıl endişenin yeni bir dizinin tüm sezonunu izlemekteki zaman bağlılığı olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | أتوقع أن همك الرئيسي هو الإلتزام الزمني لمشاهدة موسم كامل من مسلسل جديد |
O bölgenin ana ekonomisi olan, bir nevi Cape Cod'ları olan, sonbahardaki balık sezonunu kaçıracaklardı. | TED | وكانوا سيفوتون موسم صيد السمك في الخريف، والذي كان الاقتصاد الرئيسي لذلك الجزء، والذي هو نوعاً ما يشبه خليج الكيب كود. |
John, 24'ün çok sezonunu yönetti, ben de ona çok güveniyorum. | Open Subtitles | أخرج (جون) عدة مواسم من (24) لدرجة أنّني أعتمد عليه بشدة. |
Sunduğu "reality show" ikinci sezonunu göremedi. | Open Subtitles | ظهرت في أحد برامج الواقع لموسم واحد، للأسف. |
Ben bunun gerçekten tatil sezonunu kutlamamızın şeklini değiştireceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يمكن أن يغير الطريقة التي نحتفل بها بموسم الأعياد |
Bunu diyen de 14. sezonunu oynayan adam. | Open Subtitles | يقول هذا الرجل الذي في موسمه الرابع عشر |
İyidir. Seinfeld'ın 7. sezonunu aldım. | Open Subtitles | كان جيداً، حصلت على مسلسل ساينفيلد الموسم السابع |
Bu tatil sezonunu atlatabilmek için, temponu ayarlamalısın. | Open Subtitles | "لتخوض عطلة هذا الموسم يجب ان تريح عن نفسك" |
- Sakın söyleme. ALF'in ikinci sezonunu izlemeyi bitirdin. | Open Subtitles | لا تخبرني "أنهيت مشاهدة الموسم الثاني من "ألف |
sezonunu biterebildim. | Open Subtitles | الموسم الأول من "ديكستر" كاملاً و خمّن ماذا |
Breaking Bad'in ilk sezonunu seyrediyorduk. | Open Subtitles | إننا نشاهد الموسم الأول من مسلسل "بريكنغ باد". |
Gelebilmeyi isterdim, ama 'Damages' in birinci sezonunu bitirmeme çok az kaldı. | Open Subtitles | أتمنى أن أستطيع المجيء ولكني قريبة جدًا من إنهاء الموسم الاول من مسلسل "الخسائر" |
Havaalanındaki bu yeni ve daha büyük tehlike herkesin hayatını tehdit ediyor ve barış ve sevginin yaşandığı tatil sezonunu bir kabusa dönüştürdü. | Open Subtitles | ان تهديد عدد اكبر من الجثث الجديدة في المطار يحوم حول رأس الجميع و موسم العطل حيث السلام و الحب أصبح كابوسا |
Üst sınıflar futbol sezonunu mahvettiğimiz için, 1. sınıflar da şakayı mahvettiğimiz için bize kızgındı. | Open Subtitles | طلابالسنةالنهائيةكانواغاضبونمنالأنن دمرنا موسم كرة القدم وطلابالسنةالثالثةكانواغاضبونمنالأننا دمرنا مقلبهم |
Bahar dügünü yapmaya karar verirseniz, muson sezonunu atlatmis oluruz. | Open Subtitles | إذاوافقتعلىزفافالربيع يمكننا أن نتجنب موسم الرياح الموسمية |
Sert oynadınız. Shiloh uzun zamandır en iyi sezonunu çıkartıyor. | Open Subtitles | لقد لعبتم بقوة امام الفهود وهم في افضل موسم من وقت طويل |
Tüm futbol sezonunu kapatmış olabilirim. | Open Subtitles | انا من المككن ان اكون خارج موسم كرة القدم كاملاً |
Her ne kadar Yılbaşı'nı kutlamasam da tatil sezonunu seviyorum sen ve Tony bir araya geldiğiniz için sevindim. | Open Subtitles | على الرغم من أنى لا أحتفل بالكريسماس الا أنى أحب موسم الاعياد للغايه و أنا سعيده أنك وطونى |
Evet, The Bachelor'ın 10 sezonunu izlersek anca açılır. - Ne? | Open Subtitles | أجل، إنما سيستغرق 10 مواسم من "ذا باتشولار" ريثما يذيب تلك المفصلات. |
Programın yapımcıları Kayıp Aranıyor un bir sezonunu dolduramadıkları için... bu olayı da iki hafta... olacak şekilde uzatmışlardır. | Open Subtitles | مديري الشبكة التنفيذيين على الأرجح لم يطلبوا من حلقات "التحقيق الداخلي" ما يكفي لموسم كامل لذا قاموا بتوزيعها على أسوبعين |
Kevin, hayatının en iyi sezonunu yaşıyor. | Open Subtitles | إنه يحظي بموسم حياته لو استمر في اللعب كهذا فسنحصل علي عقد جديد |
New York Hawks'da dördüncü sezonunu tamamlayan 88 numara forma giyen oyuncu, şehrin kahramanı Terrence King! | Open Subtitles | وينهي موسمه الرابع، مع فريق نيويورك هوكس أكبر ملتقط كرة ، رقم 88 بطل مسقطه تيرنس كينج! |