ويكيبيديا

    "sidik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البول
        
    • بول
        
    • تبول
        
    • التبول
        
    • بالبول
        
    • شخ
        
    • يتبول
        
    • كالبول
        
    • مثانة
        
    • مثانتك
        
    • تألبي
        
    • بوليه
        
    • التبوّل
        
    • يخمر
        
    • والبول
        
    sidik takımyıldızı hakkında bilmediğim her şeyi duymak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا استطيع الإنتظار حتى اسمع كل شيء عن كوكبة البول
    Ama sidik karıncası kapı sövesinde oturur ve sidik gibi kokar. Open Subtitles ولكن هذه النملة فقط تجلس على مقبض الباب رائحتها مثل البول
    sidik sarısı ile kusmuk yeşili arası, değil mi? Open Subtitles نوعاً ما مزيج بين البول الأصفر و القيء الأخصر، أليس كذلك؟
    Bu Hileli Bir sidik Ve Mürekkep Karışımından Başka Birşey Değil Open Subtitles لا شيء سوى حيلة رديئة جداً مصنوعة من بول مخلوط بحبر
    Sık yapılan sidik testleri için hazır çiş poşetleri güvenlikten geçmek için parmak ucu kan poşetleri ve diğer vücut atıkları. Open Subtitles أكياس بول مصممة خصيصاً لإختبارات الإدرار المتعددة جيوب دم في أطراف الاصابع من أجل نقاط التفتيش قناني معبئة بمواد جسمانية آخرى
    Bugüne kadar işediğimden çok işedin. Bu kadar sidik nereden geliyor? Open Subtitles انت تبول اكثر من تبولي من أي يأتيك كل هذا البول؟
    Bu seninle yaptığım ilk sidik lekeli rodeo değil. Open Subtitles ليست تلك المرة الأولى التي أرَ بقعة التبول عليك
    sidik ve dışkı kalçadaki keselerde meydana gelir. Open Subtitles عند رقبتك البول والبراز يتم عزلهم فى مكان مخصص
    Bu şey sidik gibi olmuş. İçilmez ki bu. Krem sür, yoksa fena yanacaksın. Open Subtitles هذه الاشياء رديئة، طعمها مثل البول أنت سوف تشوى من الشمس
    Onlar sidik ve dışkıyı ekmek ve suya benzetiyor. Open Subtitles كما يطلقوا على الخبز والماء البول والقذارة
    Onlar sidik ve dışkıyı ekmek ve suya benzetiyor. Open Subtitles كما يطلقوا على الخبز والماء البول والقذاره
    Buradaki votka oranı, sidik oranından daha fazla. Open Subtitles يوجد فودكا في هذا البول أكثر من كمية البول نفسها
    Aman Tanrım! Gözlerin çok kötü görünüyor. -Karda iki sidik deliği gibi. Open Subtitles عيونك تبدو بشعـة مثل فتحـات البول في الثلج
    Salata için 4,50. sidik kabına koyduğunuz elma suyu için 2. Open Subtitles 4.5من أجل السلطة, 2$ لعصير التفاح الذي وضعتيه في وعاء البول
    Bart, biraz temiz sidik lazım. Open Subtitles بارت ، سوف تحتاج إلى بعض من منظيف البول.
    Burada, sadece halımdaki birkaç, sidik lekesiyle oturuyor olabilirdim. Open Subtitles كان يمكن أن أكون جالساً هنا وهناك بقع بول على سجـّادتي
    Burada sadece halımdaki birkaç sidik lekesiyle oturuyor olabilirdim. Open Subtitles كان يمكن أن أكون جالساً هنا وهناك بقع بول على سجـّادتي
    Burbank havaalanı yakınındaki her tarafı sidik kokan yerde kral olmaya tercih ederim. Open Subtitles من أن أكون ملك مانع حريق بمستنقع بول بجوار المطار
    İki adamın kendi bölgesini savunmasına bu yüzden sidik yarıştırmak derler. Open Subtitles ولهذا يطلق عليها مسابقة تبول عندما يحاول رجلان تحديد مناطق سيطرتهم
    100 yıllık sidik ve bok var burada. Open Subtitles مئات السنوات من التبول والتغوط تجمعت هنا
    Hatırlıyor musun, üzerinde hep sidik lekeleri olurdu? Open Subtitles أتذكرن كيف كان عندما تلوث بالبول طوال ذلك الوقت ؟
    Çok kötü çünkü bu her şeyi sidik kıvamına getiriyor. Open Subtitles ومن فظيعة، لأنه يجعل كل شيء تماما مثل المائي شخ.
    Konumuzdan sapmayalım. sidik yarıştırmıyoruz. Open Subtitles دعينا لا نخرج عن الموضوع لسنا في سباق من يتبول اكثر
    Belki de, siz çocuklar evimize tütsülemek zorunda olmayacağımız, sidik çukurunda yanan bir adam gibi muamele etmezsiniz. Open Subtitles حسناً , ربما أن لم تعاملوا منزلنا كالبول المتروك من رجلٍ محروق . لم يكن علينا أن نُدخِنهُ
    - Tanrım, kadının bir gemi kadar sidik torbası varmış. Open Subtitles اللعنة، تلك الفتاة لديها مثانة أصغر من الكشتبان من ؟
    Senin işe yaramaz sidik torban yüzünden öldük. Open Subtitles و لكنك إضطررتِ للتوقف لتذهبي للحمام لقد متنا بسبب مثانتك الصغيرة
    Beni onunla sidik yarışına sokmasana. Open Subtitles لما لا تكفين عن تألبي ضده ؟
    sidik torbası. Neden bahsediyorsun sen? Open Subtitles قسطره بوليه مالذي تتحدثين عنه؟
    Öyleyse önümüzdeki haftaki sidik yarışı anlamsız o zaman. Open Subtitles إذًا مسابقة التبوّل الأسبوع القادم لا فائدة منها.
    Bu, Hans'ın bodrumda yaptığı sidik gibi bira. Open Subtitles (هانز) يخمر بولاً بالقبو
    Kan, sidik, meni dışkı. Open Subtitles إنّه مزيج.. من الدم والبول والمَنِيّ والبراز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد