Sidwell'den İngilizce öğretmenim Erica Berry'ye teşekkürler ve tüm İngilizce öğretmenlerine. | TED | أود أن أشكر إريكا بيري مدرستي للإنجليزية في مدرسة سيدويل وكل مدرسين الإنجليزية |
Gidip Orchard ve Sidwell'i bulacağım. | Open Subtitles | الاًن , لن انتظر حدوث ذلـك سأذهب لأقبض على أوركارد ,و سيدويل |
Zanlılar Daryl Orchard ve Gary Sidwell'in peşindeyim. | Open Subtitles | أنا سأطارد المتهميـن داريل أوركارد , جارى سيدويل |
Sidwell Yatırım Grubu'nun kontrol hisselerini almamı istiyorsun. | Open Subtitles | تريد منّي أن أشتري أسهم لأكون متضامناً في شركة سيدويل الإستثمارية |
Sıradaki duruşma Sidwell Yatırım grubu ve Sanders Uluslararası. | Open Subtitles | القضية التالية مجموعة سيدوول الاستثمارية ضد ساندرس الدولية |
Hep Orchard ile Sidwell. Nedir bu? | Open Subtitles | أنت دائما تطابق أى شخص مع مواصفات " أوركارد و " سيدويل " , ما الجديد ؟ |
Orchard ve Sidwell benim bir işim için San Diego'dalardı. | Open Subtitles | أوركارد" و " سيدويل" كانوا فى بلدة " سان ديجو " يعملون لـ مهمة لى |
Kafam Orchard ve Sidwell'e takıldı ama neyse. | Open Subtitles | هناك أمـر حول" أوركارد و سيدويل " لكن أي مايكون |
Canın cehenneme, Sidwell. Arabaya bin! | Open Subtitles | تباً لك يا سيدويل إدخل السيارة |
Orchard ve Sidwell'e ne dersin? | Open Subtitles | أليست تطابق " أوركارد " و " سيدويل ؟ |
Daryl Orchard. Gary Sidwell. | Open Subtitles | دارلي أوركارد , جارى سيدويل |
Bay Sidwell geldiler Majesteleri. | Open Subtitles | السيد سيدويل, يا صاحب الجلالة |
Bir olay oldu, gelirsen ve Bay Sidwell'i getirirsen iyi olur. | Open Subtitles | كان هُناك حادثة، يستحسن أن تأتي هنا فـي الحال وتُحضر السيد (سيدويل) معك. |
Jonathan Sidwell ile istediğin gibi çalışabilirsin ama onun algoritmasını kullanırsan bununla kazandığın her bir kuruşu almak için sizi dava edeceğimizi haber vermek için geldim. | Open Subtitles | - أنا لا أريد شيئاً - لقد أتيت هنا لأخبرك بأنّه يمكنك المضيّ (وافعل ما يحلو لك مع (جوناثن سيدويل |
Bu William Beck veya Jonathan Sidwell hakkında değildi. Benim hakkımdaydı. - Mike- | Open Subtitles | (لم يكن ذلك بخصوص (وليام بيك) أو (جوناثن سيدويل بل بشأني أنا |
Mike, Sidwell'e birkaç sıfır kazandırdın diye burada değilsin. | Open Subtitles | مايك)، أنت لست هنا لأنّك قمت بتحقيق) (الأرقام لـ (سيدويل |
Anlaşma bittiğinde Sidwell'i dışarıda bırakacak bir madde olacakmış gibi bir his var içimde. | Open Subtitles | لديّ شعور بأنّه سيكون هنالك شرطٌ مدفون يقول بأنّه حينما تُحسم هذه الصفقة ستخرج (سيدويل) منها |
Parayı sadece Sidwell'i saf dışı edersem verecekmiş. | Open Subtitles | سيعطيني النقود، إذا وافقت على إخراج سيدويل)، من هذه الصفقة) |
Anlaşma bittikten sonra Sidwell'i saf dışı edeceksin. | Open Subtitles | حالما تنتهي من هذه القضية تخلّص من (سيدوول) |
Çünkü Jonathan Sidwell gibi insanların ayrıldıklarında başlarına ne geldiğini görmelerini istiyorsun. | Open Subtitles | (لأنك تريد للناس أمثال (جونثان سيدوول |
O Sidwell'e kazık atacağını öğrenmeden önceydi. | Open Subtitles | ذلك قبل أن أعلم بأنك ستقضي على (سيدوول) |