Kittridge izini sürdükleri köstebeğin ben olduğuma inanıyor ve silah satıcısı Max ile son iki yıldır ona NOC listesini alabilmek için işbirliği yaptığıma. | Open Subtitles | كيتريدج يعتقد أنني عميل أعمل لحساب تاجر أسلحة يدعى ماكس على مدار العامين السابقين لكي أسلمه قائمة بأسماء عملائنا |
Bu Arnold Gundars, bir numaralı silah satıcısı. | Open Subtitles | هذا أرنولد جاندرز .. تاجر أسلحة كبير وله هذه الطائرة |
Bir silah satıcısı Moskova dışındaki bir mezarlıkta ölü bulundu. | Open Subtitles | تم العثور على تاجر سلاح ميتا في مقبرة خارج موسكو. |
Silahı kime sattığını önemsemeyen derin bir web silah satıcısı. | Open Subtitles | تاجر سلاح من الشبكة العميقة لا يكترث لمن يبيع السلاح |
silah satıcısı sizi fotoğraftan teşhis etti. | Open Subtitles | تاجر السلاح تعرف على صورتك لقد أعدت شراء سلاح زوجك |
En sevdiğimiz uluslararası silah satıcısı. | Open Subtitles | تاجر الأسلحة الدولي المفضل لكِ ولي. |
Baban saygın bir özel güvenlik danışmanı. Ayrıca lisanslı bir silah satıcısı. | Open Subtitles | إن أباكِ مستشار أمنى خاص ذو مركز مرموق ولديه رخصة فيدرالية تُتيح له بيع الأسلحة النارية |
PITHALANIHAL silah satıcısı. | Open Subtitles | بيتال نيهال , تاجر أسلحة مطلوب في ثلاث دول |
Uluslararası silah satıcısı, kaçakçı, birinin hayal edebileceği neredeyse her yasadışı ticaretin adamı. | Open Subtitles | تاجر أسلحة دولية ، مُهرب له رابط بجميع أشكال التجارة الغير قانونية التي قد يتصورها أى شخص |
Olay yerinde ölen Khadri adındaki bir silah satıcısı Haley'den 50 bin Dolarlık tahvil almış. | Open Subtitles | تاجر أسلحة إسمه "قدري" مات بلقائه مع "هيلي".. 50,000 $ سنود ماليّة. |
Bu Arnold Gundars, bir numaralı silah satıcısı. | Open Subtitles | تاجر أسلحة كبير وليه هذه الطائرة |
Bir silah satıcısı beni onunla tanıştırmıştı. | Open Subtitles | تاجر أسلحة هو من وضعني على إتصال معه |
Iraklı bir silah satıcısı için silah kaçıran bir kuzeni vardı ve yakındılar. | Open Subtitles | كان أحد أقاربه يهرب الأسلحة من أجل تاجر سلاح عراقي، و كنا مقربين. |
Bu elebaşı sadist bir suçlu ve uluslararası bir silah satıcısı çalıntı bir Scorpion füzeyi Orta Asyalı teröristlere satmak için anlaşma yaptı. | Open Subtitles | إنه ذو عقل إجرامى سادى و تاجر سلاح دولى ... الذى عقد إتفاقا لكى يبيع صاروخ سكوربيون إلى خلية إرهابيين من الشرق الأوسط |
Erkek arkadaşımın bir silah satıcısı olduğunu böyle mi öğrenmem gerekiyordu? | Open Subtitles | أنا أعنى كل المفاجأة إكتشفت أن صديقى تاجر سلاح |
Kötü adam, silah satıcısı kimse ona hiç yaklaşamadı. | Open Subtitles | إنه تاجر سلاح شرير لم يقترب منه أحد إطلاقًا |
Özet geçersek, baban uluslararası bir silah satıcısı katil ve tam teşekküllü bir kötü adam. | Open Subtitles | نسخه سريعه أبيكِ تاجر سلاح دولى وقاتل وكل هؤلاء أشرار موافقه |
Şu silah satıcısı, arkasına torpilini aldı. | Open Subtitles | ، أن تاجر السلاح ذاك . كان لديه دعمٌ من الشركات |
Bu, Rus silah satıcısı Vladimir Dunchenko'nun kızı. | Open Subtitles | هذه إبنة فلادمير دانشينكو تاجر السلاح الروسي |
Bize de Derin Web silah satıcısı Trigger kaldı. | Open Subtitles | هذا يترك لنا تاجر السلاح في الشبكة العميقة |
Çocuklarım demişken, Iris sana şu peşinde olduğu silah satıcısı haberinden bahsetti mi? | Open Subtitles | هل (أيريس) أخبرتك عن قصة تاجر الأسلحة التي تحقق فيها؟ أجل، ذكرت ذلك |
Belki de bu sırada şu silah satıcısı olayını bıraksan iyi olur. | Open Subtitles | ربما حاليًا تتركي تحقيق تاجر الأسلحة |
Baban saygın bir özel güvenlik danışmanı. Ayrıca lisanslı bir silah satıcısı. | Open Subtitles | إن أباكِ مستشار أمنى خاص ذو مركز مرموق ولديه رخصة فيدرالية تُتيح له بيع الأسلحة النارية |
Bu adam, bilinen terörist bağlantıları olan ve bir düzineden fazla kişiyi öldürmüş büyük bir silah satıcısı. | Open Subtitles | هذا الرجل تاجر أسلّحة معروف، وعمليات إرهابية تنسب إليّه و عدد وافر من القتلى تحت اسمه |