| Tekrar beraber olma konusunda tereddütlerin olduğu için sinirlenmem pek de adil değildi. | Open Subtitles | و اعتقد انه لم يكن من العدل أن اغضب عندما ترددت لاستئناف علاقتنا |
| Sürekli sinirlenmem veya sana bu yüzden içerlemem de hiç adil değil. | Open Subtitles | ولايبدو عادلا ان اغضب او اقوم بالاستياء منك |
| Dinle, mantıklı bir konuşma yapabiliriz ve ben sinirlenmem. | Open Subtitles | أنظر يمكننا ان نحظي بمحادثه منطقيه ولن اغضب |
| Böyle şeyler için sinirlenmem. Bende bir erkeğim. | Open Subtitles | لا اغضب على شئ كهذا فانا رجل |
| - Bana söyleyebilirsin. sinirlenmem. | Open Subtitles | -اخبريني , لن اغضب |
| Ben hiç sinirlenmem. | Open Subtitles | انا اغضب |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 