Çok eğleneceğiz ,size garanti ederim., ve burada sizlerin gerçekten tanışmanızı istediğim birisi var. | Open Subtitles | سنستمتع. أضمن لك ذلك وهناك بعض الذين أود أن تتعرف إليهم |
Yüzbaşı, bunun cezasız kalmayacağını size garanti ederim. | Open Subtitles | أضمن لك أيها القائد أن هذا لن يمر دون معاقبتهم |
size garanti ederim ki, efendim, kendisi harika bir centilmen olacaktır. | Open Subtitles | انا أضمن لك يا سيدى انه سيكون رجل مُحترم |
Canınız pahasına yarışsanız iyi olur. size garanti ederim beyler... | Open Subtitles | لذلك تسابقوا و كأن حياتكم رهن السباق و أؤكد لكم |
Ama size garanti ederim ki bu çocukların bu kadının geldiğini görmelerinin ve kadının nereden geldiğini bilmelerinin imkanı yok. | Open Subtitles | و لكن أستطيع أن أؤكد لكم ان هؤلاء الأولاد لم يشاهدوا هذه المرأة تدخل المكان إطلاقا و لا يملكون أي فكرة من أين أتت |
Ama size garanti ederim, orada yapılan şeyin bilimle çok az ilgisi vardı. | TED | ولكن دعوني أضمن لكم أن ما تعلمتموه في مرحلة الثانوية العامة لا علاقة له بالعلم إلا القليل. |
Cezayı kaldırırsanız bunun tekrarlanmayacağını size garanti ederim. | Open Subtitles | ولكن أضمن لك إذا اسقطت الفصل أن ذلك لن يحصل مجدداً |
size garanti ederim benim en büyük takasım sizin en büyük takasınızı döver. | Open Subtitles | أضمن لك أن أكبر صفقاتي تركل موخرة أكبر صفقاتكم |
size garanti ederim ki, böyle bir şey asla olmayacak. | Open Subtitles | إني أضمن لك ان هذا لن يحدث |
size garanti ederim, Richmond da istediğiniz şeyi yapacak. | Open Subtitles | و أضمن لك بأنّ (ريتشموند) سيقبل بها. |
Dün geceki olayla ilgiliyse benim kampımdan kaynaklanmadığını size garanti ederim. | Open Subtitles | إذا كانت هذه عن الحادث الليلة الماضية، أنا أؤكد لكم أنه لم يأت من مخيم بلدي. |
Bana zarar verirseniz ya da kardeşlerime size garanti ederim, Binbaşı Carter anında ölür. | Open Subtitles | أؤكد لكم ميجور كارتر , سوف تموت فوراً |
size garanti ederim ki bölüm anında kapatılacaktır. | Open Subtitles | أؤكد لكم أن الفرع سيغلق في ثوان |
Firmamın elinden geleni yaptığını size garanti ederim ancak karşı karşıya olduğumuz dava, gerçekten kurşun geçirmez gibi. | Open Subtitles | أنا أؤكد لكم شركتي فعل كل ما يمكن أن... لكن القضية ضدك كان، بكل بساطة، من الرصاص. |
Çünkü size garanti ederim ki, özel sektöre dönmek isteyeceklerdir ve onları işe alabilirsiniz. | Open Subtitles | لأني أضمن لكم . انه سيريد العمل وتستطيعوا استئجاره |
Bilmiyorum ama ciddi bir sorunumuz var, çünkü dışarı çıktıysa size garanti ederim ki vazgeçmeyecektir. | Open Subtitles | لكننا لدينا مشكلة كبيرة، ألسنا كذلك؟ لأنها إذا خرجت... يمكنني أن أضمن لكم أنها لن تتوقف... |