| Rahat olun Bayan Jones. sizi tutuklamak için gelmedim. Sadece konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | "يمكنكِ الإسترخاء يا آنسة "جونز لستُ هنا لإعتقالك فقط أود التحدث |
| Benimle gönüllü olarak gelmezseniz, sizi tutuklamak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | إذا أنت لا تستجيب سأضطر لإعتقالك |
| İşbirliği yapmazsanız, sizi tutuklamak zorunda kalırız. | Open Subtitles | . إن لم تتعاون معنا ، سنضطر لإعتقالك |
| Eğer hemen uzaklaşmazsanız, sizi tutuklamak zorunda kalacağım efendim. | Open Subtitles | سيدي، اذا لم تذهب من هنا فسأكون مضطراً لاعتقالك |
| - Bir şey kanıtlamaya çlışmıyorum, efendim. sizi tutuklamak için geldim. | Open Subtitles | لا أريد إثبات شيء جئت لاعتقالك |
| Müfettiş Clouseau'yum Surete'den ve acı görevim, sizi tutuklamak. | Open Subtitles | أناالمفتشكلوزومنالشرطه... و واجبي المؤلم أن أقبض عليكِ. |
| Bay Eisenheim, sizi tutuklamak istemiyorum. | Open Subtitles | سيد أيزينهايم، أنا لا أود أن أقبض عليك. |
| Bayan, talimatı uyguladığınızı görmemiz gerekiyor. Aksi takdirde sizi tutuklamak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | وإلا فإنا سنضظر لإعتقالك |
| sizi tutuklamak için gelmedik bayan. | Open Subtitles | لستُ هُنا لاعتقالك يا سيدتي. |
| Avukat! Bayım, sizi tutuklamak için iznimiz var. - Avukat. | Open Subtitles | - سيدي، لدينا مذكرة لاعتقالك |
| Ya o kanıtları teslim edesiniz Doktor Knox ya da sizi tutuklamak zorunda kalırım. | Open Subtitles | "أعطني الأدلة يا الدكتور "نوكس وإلا سيترتب علي أن أقبض عليك |
| - Bayım! Şimdi sizi tutuklamak zorundayım. | Open Subtitles | اللعنة يا رجل الآن عليَ أن أقبض عليك |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 