Bildiğimiz kadarıyla onunla görünen en son kişi o. | Open Subtitles | لحد علمنا الان انه كان اخر شخص التقى بها |
Bu akşam ağabeyinin hayatını kurtardın. Ve bu tür bir yardıma ihtiyacı olacak son kişi o değil. | Open Subtitles | ولن يكون اخر شخص هنا اللذي سيحتاج الي هذا النوع من المساعدة |
Belki kafayı tırlatmıştır, ama burada yaşayan en son kişi o sonuçta. | Open Subtitles | ...ربما تكون ليست بعقلها لكنها اخر شخص عاشت هنا |
Yani ölmeden önce oğlumla konuşan son kişi o olabilir. | Open Subtitles | اذا سيكون هو آخر شخص تحدث اليه ابني قبل وفاته أجل |
İnan bana, hayatta söyleyeceğim en son kişi o. | Open Subtitles | صدقني، هو آخر شخص قد أفكر في إخباره |
Yardım isteyeceğim son kişi o. | Open Subtitles | هي آخر شخص أفكر بطلب المعروف منه. |
Oğlunu gören son kişi o. | Open Subtitles | هي آخر شخص رأى والاس |
Nathan'ı korumak istediğim için agresiftim çünkü bütün müşterilerim içinde bu durumda olmasını isteyeceğim son kişi o. | Open Subtitles | أنا مواجه لأنّي أحمي (ناثان)... ولأنهُ من بين كل عملائي، (ناثان) هو آخر شخص أتصورهُ في هذا الوضع. |