Ve bunun çok ciddi sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | سأعرف من سرّب الأمر, وستكون هنالك عواقب وخيمة |
Yaptıklarınızı insanların önünde teşhir etmekteki ısrarınızın sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | لو أصريتِ على التباهي بطرقكِ امام كل البشر ستكون هناك عواقب |
Ve eğer geçilirlerse, Bunun gerçekten önemli sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | وإذا قـُمتما بعبورها سيكون هناك عواقب لهذا |
Ve bunları elde edemezse, bunun bazı sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | ولو لم يحصل على هذه الأشياء لربما نتجت عواقب |
Parsons izleri sürerek herhangi birimize ulaşırsa bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | إن إقتفت (برسنز) أثر هذا الأمر لأيًّ منّا، فستكون العواقب وخيمة! |
Tüm bunların kolpa olduğunu anlarsam sonuçları olacaktır. Ağır ve mesleğinize son verecek sonuçlar. | Open Subtitles | إن علمتُ بأنّ هذا ادّعاء، فستكون هنالك عواقب وخيمة ومنهية لمهنتيكما |
Tüm bunların kolpa olduğunu anlarsam sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | إن علمتُ بأنّ هذا ادّعاء فستكون هنالك عواقب |
Şunu söylemeliyim ki, böyle bir teknolojinin ciddi sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | أود فقط أن أقول أن مثل هذه التكنولوجيا يمكن أن تكون له عواقب خطيرة |
Bizim onayımız olmadan Saylonlarla yapılacak bir ittifakın sonuçları olacaktır Amiral. | Open Subtitles | حاول أن تعقد تحالف مع السيلونز رغماً عنا.. وستحدث عواقب يا أدميرال |
- Bir kız seni yatağına davet ederse, sonuçları olacaktır. - Bildiğim yok. | Open Subtitles | إذا دعتك فتاة إلى سريرها، ستكون هنالك عواقب أتظن أني لا أعرف |
Filmlerde bunu hep yaptıklarını biliyorum, ama gerçek dünyada bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | أعرف بأن الناس يقومون بهذا طوال الوقت في الأفلام و لكن لا بد أنه هناك عواقب لفعل هذا بالعالم الحقيقي |
Doktor'un olmadığı bir evren... Bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | إذا كان الكون دون الدكتور فسوف تكون هنالك عواقب |
Ve ikinizin bunu kabul etmesi gerek. Çünkü kabul etmezseniz, bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | ويتعيّن أن تقبلا بذلك، لأنّكما إن لم تقبلا، فستكون هناك عواقب |
Ancak güçlü insanlarla karşılaşırsan sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | لكن إن تعديت على أشخاص أقوياء فهناك عواقب |
Buraya geri dönersen, bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | اذا عدت إلى هذا المكان، ستكون هنالك عواقب وخيمة. |
Ayrıca halkım, onları iyi ama çok konuşkan bir insan için riske attığımı öğrenirse bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | ولو الناس عرفوا أنني وضعتهم في خطر لكيّ أنقذهم ،وسوف توجد عواقب |
Eğer bu bastırılmış hislerinle yüzleşmezsen bunu sağlığın üzerinde ağır sonuçları olacaktır elbette işin üzerinde de. | Open Subtitles | , إذا لا تتعاملين مع مشاعرك ِ المكبوتة فإن هناك ستكون عواقب وخيمة على صحتك وعملك |
Yani dediklerimi yapman gerekiyor aksi taktirde bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | هذا صحيح, لذا عليك الإنصات لما اقوله لأنه إن لم تفعل ستكون هناك عواقب تهذيبيه |
Parsons geriye doğru izimizi sürerse bunun sonuçları olacaktır. | Open Subtitles | إن إقتفت (برسنز) أثر هذا الأمر لأيًّ منّا، فستكون العواقب وخيمة! |