ويكيبيديا

    "sonuçlara" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النتائج
        
    • نتائج
        
    • عواقب
        
    • استنتاجات
        
    • نتائجي
        
    • بنتائج
        
    • العواقب
        
    • لنتائج
        
    • الاستنتاجات
        
    • بالنتائج
        
    • لعواقب
        
    • للنتائج
        
    • إستنتاجات
        
    • وخيمة
        
    • تؤدي إلى
        
    Sadece sonuçlara bakıyorsunuz ve eylemin iyi veya kötü olduğunu görüyorsunuz. TED وما عليك إلا بالنظر إلى النتائج وترى ما اذا كان ذلك ، عموما ، لشيءٍ جيد أم لشيءٍ أسوء.
    Ve çalışmayı bir süre yürüttükten sonra, tüm çalışma arkadaşlarını masa etrafında toplayarak şöyle dedi, 'Peki, beyler, bir takım ön sonuçlara sahibiz. TED وبعد التجربة التي قام بها بمدة ملائمة جمع كل زملائه على طاولة واحدة وقال لهم " حسناً يا سادة لدي بعض النتائج الاولية
    Karmaşıklık arttıkça oluşan sonuçlara baktığımızda bulduk ki, en pahalı bakım en iyi bakım olmayabiliyor. TED كما أننا لقد ألقيت نظرة البيانات حول النتائج التي وصلنا كما التعقد زاد، وجدنا أن رعاية أغلى ليس بالضرورة أفضل رعاية.
    Burada, benzer harcamaları olan iki ülkenin farklı sonuçlara ulaştığını görüyorsunuz. TED وما تشاهدونه هناهما دولتين تنفقان بنفس الحجم وتحققان نتائج جد مختلفة
    Düşmandan yana taraf olursa bir ejderha korkunç sonuçlara yol açabilir. Open Subtitles ،لكن إن وقف في صفّ العدوّ فقد تكون للتّنين عواقب وخيمة
    sonuçlara odaklanılıyor, sebeplere değil, kilitlenecek ve çatışmaya dönüşecekti Amerika'nın enerji sorununun çözümünü birleştirecektir. TED لذا , التركيز على النتائج و ليس الدوافع يمكن أن يحوّل الأزمة والصراع .إلى حل موّحد لتحدي الطاقة الأمريكي
    Ortaya çıkan şu oldu: insanlar 1995 yıllarında şaşırtıcı sonuçlara ulaşan bir hipotez ortaya attılar. TED وما حدث أن الناس قد طرحت فرضية حيث جاءت كما يبدو ببعض النتائج الرائعة بحوالي عام 1995.
    Erkek çocuklarının sosyalleşmesini, ve bu güncel sonuçlara yol açan erkeklik tanımlarını nasıl değiştirebiliriz? TED كيف يمكننا تغيير التنشئة الاجتماعية للفتيان وتعريفات الرجولة التي تؤدي إلى هذه النتائج الحالية؟
    Birkaç hafta sonra, tekrar en üstteki sonuçlara doğru ilerlemişlerdi. TED بعد بضعة أسابيع، بدأوا في مراجعة أفضل النتائج الماضية
    Dahası, şu sonuca ulaştım ki, sadece olumsuz sonuçlara odaklanmak insanı gayet olası başarılara karşı körleştiriyor. TED علاوة على هذا ، فقد توصلت إلى إدراك أن التركيز فقط على النتائج السلبية يمكن أن يعميك فعلا عن رؤية كل إمكانيات النجاح.
    sonuçlara baktığımızda beyaz sütun günümüz koşulları, kırmızı sütun ise yüzyılın ilerleyen zamanlarındaki koşullar. TED وإذا نظرتم إلى النتائج يشير العمود الأبيض إلى الظروف الحالية ويشير الأحمر إلى تلك الظروف في أواخر القرن.
    sonuçlara göre, kardeşlerden biri %10 Fransız iken, diğeri %0 Fransız. TED أظهرت النتائج أن إحدى الأختين عشرة بالمئة فرنسية، بينما الأخرى صفر بالمئة.
    Tahmin edersiniz ki, bu sonuçlara ulaşmamız bilimsel ve popüler medyada epey bir harekete neden oldu. TED إذن عندما بدأنا نلاقي تلك النتائج كما تتخيلون,صنع الأمر ضجة في الصحافة العلمية و الشعبية.
    Bir sürü eski sevgilimi pozitif sonuçlara dayanarak siktim ben. Open Subtitles لقد ضاجعت الكثير من خليلاتي السابقات وحصلت على نتائج إيجابية
    Bu nedenle insanlar bu şekilde ölçüm yaptıklarında çok tutarsız sonuçlara ulaşırlar. TED و بهذا يجد الناس نتائج غير متناسقة حين يعملون بهذه الطريقة.
    Ancak birbirine bağlı verilerin araştırılması yoluyla, işittiklerimizin hem yoğunluğu hem de çeşitliliğinden daha kesin sonuçlara varmayı başarıyorum. TED غير ان مقارنه هذه البيانات التي تربط بين كلا من كثافة وتنوع ما نسمعه استطعت ان اصل الى نتائج اكثر دقه
    Teknoloji dünyamızı giderek daha açık hale getirdi ve çoğunlukla bu harika, ancak tüm bu açıklık istenmeyen sonuçlara yol açabilir. TED التقنية جعلت عالمنا أكثر انفتاحاً، وبشكل عام، هذا شىء رائع، ولكن كل هذا الانفتاح قد تكون له عواقب غير محسوبة.
    Fakat bir şekilde, grup halinde, yetersiz veriyle, mantık yürütüp hemfikir oldugumuz sonuçlara varmayı başarıyoruz. TED من ناحية أخرى، نحن نخطط بطريقة ما لنفكر سوياً كمجتمع، من براهين ناقصة، إلى استنتاجات نتفق عليها جميعاً.
    Zar zor uyuyorum. Çıkan sonuçlara inanamadım. Open Subtitles . لم أكن أنام، لم أستطع تصديق نتائجي
    Ancak çalışmanın tasarımı kesin nedensel sonuçlara izin vermiyordu. TED لكن تصميم الدراسة لم يسمح بنتائج نهائية مؤكدة.
    Ama bununla beraber, İngiltere'nin istemediği ve sanıyorum sizin de istemediğiniz bu ihtilalin çok aşırı sonuçlara varmasıdır. Open Subtitles لكن ما تريده انكلترا على اية حال وعلى ما اعتقد انكم لا تريدونه هذه الثورات التي تحدث والبالغة العواقب
    Başkaları ölçülebilir sonuçlara bakarken ben daha manevi değerlerle ilgileniyorum. Mesela, neşelendiriyor mu? TED حيث الاخرون ربما ينظرون لنتائج قابلة للقياس صرت اميل بشكل كبير للصفات الغير ملموسة اتساءل مثلا هل تجلب البهجة؟
    Bu kısıtlamalarla bile kapsamlı araştırmaları dikkate değer kesinlikte sonuçlara ulaşmasını sağladı. TED حتى مع هذا التقييد، أسفرت تلك التجارب الشاملة عن بعض الاستنتاجات الدقيقة على نحوٍ رائع.
    Google'da bir şeyi ararken numaralara dikkat etmemek gibi, sadece sonuçlara odaklanırsın. Open Subtitles إنه يشبه البحث عن شىء في جوجل، لا تلقي بالا ًبعدد المرات فقط تهتم بالنتائج.
    Yani, birinci sınıftayken bir yere kadar tamam ama, artık son sınıfız ve bu bütün bu bekaret meselesi bazı ciddi sonuçlara yol açmaya başlıyor. Open Subtitles أعني , عندما كنا في سنة قبل التخرج كان يمكن منذ البداية لكن سننا الأن كبير وما زلنا عذارا وكان هذا بداية لعواقب خطيرة
    Bir bilim adami olarak kesin sonuçlara gözlem ve deneylere dayanarak varirim. Open Subtitles باعتباري عالما فأنا أتوصل للنتائج بناء على الملاحظة و التجربة
    Tüm dünyada hükûmetler, araştırma takımları benzer sonuçlara ulaştılar ve aynı tipteki operasyonları gözlemlediler. TED حكومات، فرق بحثية حول العالم كانوا يتوصلون إلى إستنتاجات مماثلة ويقومون بمراقبة نفس أنواع العمليات.
    Sicim teorisi yeterince basit başIıyor, fakat akıI almaz sonuçlara yol açıyor. Open Subtitles نظرية الأوتار تبدأ حكايتها ببساطة لكنها تؤدي إلى بعض الإستنتاجات المحيرة للعقل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد