Ücretini sormazsam müşteri temsilciliğime yakışmaz. | Open Subtitles | لن أصبح رجل حسابات . إذ لم أسأل كم سيُدفع لي |
"Bu hafta sonunda benimle vakit geçirir miydiniz" diye sormazsam bu fırsatı kaçırmış olacağım gene. | Open Subtitles | سأكون مقصرا إن لم أسأل السيدة الشابة الجميلة الخروج معي في موعد في عطلة نهاية الأسبوع |
Güç sahibi insanlarla ne zaman röportaj yapacak olsam her zaman iki şey düşünürüm: Eğer o zor ve rahatsız edici soruyu ben sormazsam, başka kimse sormayacak. Üstelik o kişiyi bir daha asla görmeyeceğim. | TED | عندما يُطلب مني عمل مقابلة مع شخص قوي ومؤثر في المجتمع، دائماً أبقي شيئين في ذهني: إذا لم أسأل السؤال الصعب المزعج، لا أحد سوف يسأل غيري؛ ولن أرى هذا الشخص مرة أخرى. |
Pastaları sormazsam karım beni öldürür. | Open Subtitles | زوجتي ستقتلني إن لم أسأل عن الفطائر |
Eğer bunu sormazsam da işimi düzgün yapmış olmam. | Open Subtitles | وربما كانت هذه طريقتك ﻹخباري وانا لست اقوم بعملي على الوجه المطلوب ان لم أسأل... |
Bunu sormazsam çatlarım. | Open Subtitles | سأركل نفسي إن لم أسأل هذا |