Ama yaptığımız bütün konuşmalarda şu sözler tekrar tekrar gündeme geldi: anlıyorduk ki, bunu yapmadığımız sürece sorunun bir parçası olarak kalıyorduk. | TED | ولكن كانت هناك محادثة واحدة والتي كانت تظهر في كل حوارتنا: حقيقة أننا إذا لم نقم بهذا، فإننا إذا جزء من المشكلة. |
Bırak gitsin. En azından sorunun bir parçası sen olmazsın. | Open Subtitles | إذن دعها، على الاقل انت لن تكون جزء من المشكلة |
sorunun bir parçası bu. Seçim yapmıyorsun. | TED | هذا جزء من المشكلة. لن تقوموا بالاختيار. |
Çok büyük bir hata yaptığımı ve farkında olmayarak sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım. | TED | كان يجب أن أعترف بشكل إجباري بأني اقترفت خطأً وأصبحت بدون قصد جزءًا من المشكلة. |
Bu karşıtlığı yaratmaktan doğan sorunun bir tarafı da bunu yapmanın zor olması. | TED | جزء من المشكلة هو خلق نحن مقابل هم فمن الصعب فعل ذلك. |
Ve din, buna katkıda bulunmak yerine, sorunun bir parçasıymış gibi görünüyor. | TED | و كل الديانات، يجب أن تسهم في ذلك بدلاً عن رؤيتها كجزء من المشكلة. |
Ne yazık ki, efendim, General Hammond sorunun bir parçası. | Open Subtitles | بأسف سيدي , الجنرال هاموند جزء من المشكلة |
Çözümün değil, sorunun bir parçası oluyorsun. | Open Subtitles | إذا لم تكن جزءاً من الحل فأنت جزء من المشكلة |
İyi ve komik biri ve onu herkes beğeniyor ki bu da sorunun bir parçası. | Open Subtitles | هو مضحك وهو رائع والجميع يحبونه الذي هو جزء من المشكلة |
Bence öpüşme sorunun bir parçası olabilir. | Open Subtitles | وأعتقد أن التقبيل قد يكون جزء من المشكلة |
Elektronikten tut da kimyasal tepkimelere kadar. sorunun bir parçası bu. | Open Subtitles | من الالكترونيات إلى المحفزات كيميائية وهذا جزء من المشكلة |
sorunun bir parçası olmak istemiyorum, çözümün bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد أن أكون جزءًا من المشكلة أريد أن أكون جزءًا من الحل |
Her şeyi kapsayan bir çözümümüz var gibi davranmak istemiyorum, açıkçası bizim yok, ama burada ne yapmaya çalışıyorsak, en azından artık sorunun bir parçası olmuyoruz. | Open Subtitles | أنا لا أدعي أن لدي حل شامل للجميع بوضوح لم نفعل ذلك ، ولكن مع ما نحاول القيام به هنا على الاقل لم نكن جزء من المشكلة |
Ve artık sorunun bir parçası olamam. | Open Subtitles | ولا يمكنني أن أكون جزء من المشكلة بعد الآن |
Tüketiciler olarak sorunun bir parçası olduklarını biliyorlar. | Open Subtitles | أنهم يدركون أن كمستهلكين، هي جزء من المشكلة. |
Çözümün bir parçası olmayacaksan sorunun bir parçasısın demektir. | Open Subtitles | إذا لم تكن جزءً من الحل، فأنت جزءً من المشكلة |
- Ben sorunun bir parçası değilim, değil mi anne? | Open Subtitles | أنا لست جزء من المشكلة أليس كذلك يا أمي؟ |
Tamam. sorunun bir parçası işte bu. Müziği duyamazsın. | Open Subtitles | حسنًا، أظن أن جزء من المشكلة ،هو لا يجب عليها أن تسمعيها فقط |
Ve bu yanıtta sorunun bir parçası. | TED | وتلك الإجابة هي جزء من المشكلة. |
..ve benim de, sorunun bir parçası olduğumu farkettim... | Open Subtitles | هذا عندما أدركت أني جزء من المشكلة |