"sosyal ve" - ترجمة من تركي إلى عربي

• الاجتماعية
• الاجتماعي
• اجتماعية
• و الإجتماعية
• والاجتماعي
• والاجتماعية
• الإجتماعى و
• والأجتماعية
• والإجتماعية
• المجتمعية

Kendi mevcut sosyal ve profesyonel çevrenizin ötesinde muhtemel buluşma havuzunuzu genişletiyor.
إذ توسع خياراتك من المواعدات المحتملة أبعد من الدوائر الاجتماعية والمهنية لديك.

...yaratmak anlamına gelir... ...aynı çözümle,sosyal ve çevresel sorunlarla... ...uğraşmak,müthiş maliyet tasarrufu,zengin bir... ...kuşak ve milli güvenliği sağlar.
التصدي للمشاكل الاجتماعية والبيئية في الوقت نفسه، مع نفس الحل ينتج ادخارات في التكاليف كبيرة، توليد الثروة والأمن الوطني.

Ve bu sosyal ve ekonomik çözünme bunu gittikçe zor hale getiriyor.
والتفسخ الاجتماعي والاقتصادي يجعل الأمر أصعب وأصعب.

Ayrıca, bir kentte yeni, adil bir sosyal ve ekonomik yapının çerçevesini oluşturabilir.
هذا، في الحقيقة، هو ما يمكن أن يصبح إطار عمل لإيجاد مساواة جديدة اجتماعية واقتصادية في المدينة.

Kadınlar, ekonomik, sosyal ve cinsel yönden erkekler kadar güçlü kabul ediliyordu.
و أعتبرت النساء فى نفس قوة الرجال الإقتصادية و الإجتماعية و الجنسية

Bir sanatçının varoluşsal,sosyal ve politik etkisi onun bağlı olduğu ulusun kültürel kimliğinin gelişimi için çok önemli.
التأثير الوجودي والاجتماعي والسياسي الذي يملكه الفنان و دوره في تنمية الهوية الثقافية لأمته مهم جدا.

Ve bu yüzden her şeyin piyasalaşması, eşitsizliğin ve onun sosyal ve toplumsal sonuçlarınnı daha da keskinleşmesine neden oluyor.
ولذا فجعل كل شيئ للسوق يزيد من لدغة عدم المساواة وتبعاتها المدنية والاجتماعية.

...Ama o, ülkedeki siyah insanların bakışını sosyal ve ekonomik durumunu iyileştirmeye çalışıyor.
ببساطة لأنه يحاول أن .. يرفع مستوى الوعى . الإجتماعى و الإقتصادى لجماعته

Hacker kesinlikle interneti etkileyen bir çok politik, sosyal ve ekonomik meselenin merkezindedir.
يكون المخترق في وضع مركزى تماما للكثير من المسائل السياسية، الاجتماعية و الاقتصادية التي تؤثر على الانترنت.

Ekonomik büyümeye ayak uydurabilmek ve istikrarlı olabilmek için sosyal ve politik açılımımızı nasıl yapacağız?
كيف نحن ذاهبون لإجراء إصلاح لمشاكلنا الاجتماعية والسياسية لمواكبة النمو الاقتصادي ، للحفاظ على الإستدامة والإستقرار؟

Bunun gibi zorlayıcı değişimle gelen sosyal ve ekonomik problemler akıllara durgunluk veriyor.
المشاكل الاجتماعية والاقتصادية التي تأتي مع تغيير عنيف كهذا تحير العقل.

Üçüncüsü, kamu sağlığını öğreniyorlar: hastalarının içme suyunu, barınma, sosyal ve ekonomik şartlarını incelemeyi.
ثالثاً، يتعلمون الصحة العامة: لتقييم مياه الشرب لمرضاهم و كذلك السكن و الظروف الاجتماعية و الإقتصادية.

Diyorum ki, bir envanter yapın, sosyal ve profesyonel dairenizi genişletin.
أقول، اعملوا جردًا فحسب، قوموا بتوسيع دوائركم الاجتماعية والمهنية.

sosyal ve psikolojik çalışmalar sıradan, iyi insanların uyuşturucu kullanmadan nasıl dönüşebileceğini açıklıyor.
إذن فالبحث الاجتماعي والنفسي يكشف كيف يمكن أن يتحول أشخاص عاديون طيبون دون الحاجة إلى مخدرات.

Dikey eksende dokuz sosyal ve sağlık ölçü birimleri var.
على المحور العمودي يوجد تسعة قياسات اجتماعية وصحية.

Fakat bir o kadar dikkate değer bir durum da Afrika'da sosyal ve ekonomik hakların sömürgecilik çağından bu yana çok hızlı ilerlememiş olmasıdır.
ولكن الجدير بالملاحظة ايضاً أنَّ الحقوق الإقتصادية و الإجتماعية لم تمض قدماً في افريقيا منذ عصر الاستعمار.

Bu bizim ahlaki, sosyal ve çevresel yükümlülüğümüz.
إنه من واجبنا الاخلاقي والاجتماعي والبيئي.

sosyal ve siyasi hayat mantığımızla yönetilmelidir, din ile değil.
فالحياة السياسية والاجتماعية يجب أن تدار بمنطقنا، وليس بالدين.

Ama o, ülkedeki siyah insanların bakışını sosyal ve ekonomik durumunu iyileştirmeye çalışıyor.
ببساطة لأنه يحاول أن .. يرفع مستوى الوعى . الإجتماعى و الإقتصادى لجماعته

Hastaneler, sosyal ve atletik programlar, artı bu topluluktaki dört yüz evin inşaatı.
كالمستشفيات و البرامج الرياضية والأجتماعية بالإضافة إلى بناء 400 منزل في هذا المجتمع

Bu da sosyal ve ahlaki değerleri olmadığını gösteriyor.
ممــا يــدل على أنه فقد كل قيوده الأخلاقية والإجتماعية

ve bunun olması için sosyal ve ekonomik açıdan ilgileneceğim.
ويحب ان تتواجد النية المجتمعية والسياسية حتى ينجج ذلك.