ويكيبيديا

    "soyutlanmış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • منعزل
        
    • بعزلة
        
    • منعزلة
        
    Dünyadan kendini soyutlanmış hissediyorsun ama seni soyutlayan dünya değil. Open Subtitles تشعر أنك منعزل عن العالم ولكن العالم لا يعزلك
    İki hafta sonra, yavaşça ve endişeyle PK100 denen soyutlanmış bir milis karargahının bulunduğu kasabaya doğru sürdüm. TED فبعد اسبوعين،قد ذهبت ببطء وحذر إلى مقر منعزل لميليشيا في مدينة تسمى "بي كي 100"
    soyutlanmış bir toplumdu. Her şeyden mahrumduk. Open Subtitles . كان مجتمع منعزل . لذا كنا مقطوعين
    Uçsuz bucaksız gökyüzü altında, yaylanın uğultulu sessizliğinde tek başına, soyutlanmış vaziyette kalmak neredeyse imkânsızdı. Open Subtitles في حضور الصمت و تحت السماء الكبيرة كان تقريبا من المستحيل أن يكون المرء مطمئنا بعزلة كهذه
    Ve daha önce ziyaret ettiğim, biraz yalnız ve biraz soyutlanmış hisseden Libby adında küçük bir kasaba var. TED و هناك توجد بلدة صغيرة تدعى ليبي، والتي قمت بزيارتها، وتبعت إحساساً بالوحدة، منعزلة بعض الشيء.
    Dünyadan soyutlanmış bir millet. Onlar hakkında hiçbir bilgi alamıyoruz. Open Subtitles إنهم أمة منعزلة لم يكن بمقدرونا الإطلاع عليهم.
    Bu evin biraz soyutlanmış olabileceğini söylemiştim. Open Subtitles قلت: هذا الكوخ منعزل
    Sosyal medya adı altında kontrol altında soyutlanmış kabarcıklar. Open Subtitles فقاعات منعزلة بإحكام في شكل وسائل التواصل الإجتماعي
    İki hafta önce, dağlık bölgerinde, çok soyutlanmış, 1000 yıl boyunca yaşamış gibi duran, kendine ancak yetebilen çiftçi kabilelerine gittiğim Papua Yeni Gine'den daha yeni dönmüştüm. TED منذ أسبوعين، عدت من بابوا غينيا الجديدة حيث ذهبت إلى الأراضي المرتفعة -- حيث تقطن قبائل زراعية منعزلة وتعيش كما كانت تعيش بصورة بدائية منذ دهر
    "Amerikan ruhu, özünde sertlik barındırır soyutlanmış, duygu fakiri, ve bir katil. Open Subtitles "الروح الأمريكية الأساسية, صلبة... منعزلة, رزينة و قاتلة...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد