Evet, Starkwood'a büyük bir parti biyolojik silah teslim edildi. | Open Subtitles | أجل، شحنةً كبيرةً من الأسلحة البيولوجية تم توصيلها إلى "ستاركوود" |
Yani adam vatansever. Starkwood'u bu ülkeyi korumak için kurdu. | Open Subtitles | أعني بأن الرجل وطني فلقد أسس "ستاركوود" لحماية هذا البلاد |
Birisi de Starkwood'la ilgiliydi. | Open Subtitles | بدأ عدة تحقيقاتٍ أخرى وإحداهم كانت بالتنقيب في "ستاركوود" |
Starkwood güvenlik elemanlarını tüm dünyada kontrolsüzce çalıştırdı. | Open Subtitles | لقد تركت "ستاركوود" فرقها الأمنية تندفع مسعورةً حول أنحاء العالم، دون إشراف |
Starkwood'un Pentagon yetkililerine şantaj yaptığını suikast planlarına bulaştıklarını iddia ediyordu. | Open Subtitles | لقد زعم بأن "ستاركوود" تبتز وزارة الدفاع الأمريكية وبأنهم متورطين بمكائد الاغتيال |
Muhbiriniz Starkwood'un biyolojik silah almaya çalıştığını iddia etmiş. | Open Subtitles | لقد زعم مخبرك بأن "ستاركوود" كانت تحاول اقتناء سلاحاً بيولوجي |
Bunlar doğru olsa bile, Starkwood neden biyolojik silah istesin ki? | Open Subtitles | حتى إن كان كل هذا صحيحاً لمَ تريد "ستاركوود" سلاحاً بيولوجي بحق الله؟ |
Senatör, Starkwood'u devirmek için 6 aydır uğraşıyorsunuz. | Open Subtitles | أيها "السيناتور"، لقد كنت تحاول تفكيك "ستاركوود" في الست أشهرٍ الماضية |
Muhbiriniz Starkwood'un biyolojik silah almaya çalıştığını iddia etmiş. | Open Subtitles | لقد زعم مخبرك بأن "ستاركوود" كانت تحاول اقتناء سلاحاً بيولوجياً |
Senatör, Starkwood'u devirmek için 6 aydır uğraşıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد كنت تحاول تفكيك "ستاركوود" للستة أشهرٍ الماضية |
Starkwood'un bu olayla ne ilgisi var? | Open Subtitles | ما الدور التي تلعبه "ستاركوود" بهذا كله؟ |
Jack'in üzerine Burnett cinayetini yıkan kişi, John Quinn adında bir Starkwood çalışanıydı. | Open Subtitles | الرجل الذي أوقع بـ(جاك) في مقتل (بورنيت) كان (جون كوين)، متعهد من "ستاركوود" |
Starkwood silahı geri aldı. | Open Subtitles | -لقد استعادت "ستاركوود" السلاح البيولوجي ثانية |
Starkwood'un bugün olan her şeyle bağlantısı var. | Open Subtitles | إن "ستاركوود" متورطةً بكل شيءٍ حدث اليوم |
Starkwood silahı geri aldı. Limanın nakliye helikopteriyle geldiler. | Open Subtitles | لقد استعادت "ستاركوود" السلاح البيولوجي ثانية لقد نقلوا الشحنة جوًا من هنا |
Sen Starkwood'la ilgili bir dosya hazırla. | Open Subtitles | أحتاجكما سوياً لوضع نبذةً مختصرة عن "ستاركوود" |
Teorilerimize göre tuzağı kuran Starkwood. | Open Subtitles | نظريتنا الحالية بأنه تم توريطه من قبل "ستاركوود" |
Starkwood'un Virginia'daki merkezinde olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | نشك بأنها في مقر "ستاركوود" الرئيسي في "فيرجينيا" |
Starkwood'un o silahları ülkemize saldırmak için kullanacağını düşünmüyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | إنك لا تقترح بأن "ستاركوود" تنوي استخدام هذه الأسلحة للهجوم على هذه البلاد؟ |
Silahları Starkwood tesislerinde tuttuklarını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأنهم يحتفظون بها في مكانٍ ما في منشأة "ستاركوود" |
Starkwood'un bugün olan her şeyle bağlantısı var. | Open Subtitles | "ستارك وود" كانوا متورطين بكل شيء حدث اليوم |
Starkwood Juma'yla çalışıyor mu? | Open Subtitles | -أتعمل "ستاكوود" مع (جمعة)؟ |