En azından bu Staten Island masalının sonunda böyle oluyordu. | Open Subtitles | على الأقل، هذا، ق كيف ينتهي في هذا رواية جزيرة ستاتن. |
Her neyse, her sene, Ted ve Ben beraber Staten Island'daki büyük bahislere katılıyoruz. | Open Subtitles | على كل حال كل سنة انا وتيد نذهب معاً إلى بركة مال خارج جزيرة ستاتن |
Cosmopolitan yapmıyorlarmıs, bu Staten Island Buzlu Çayı. | Open Subtitles | طيب، وأنها دون، ر جعل عالميين، ذلك، سا ستاتن آيلاند الشاي المثلج. |
Hatırlatırım, ben Staten Island'a erkekleri görmeye değil onlara değere biçmeye gidiyorum. | Open Subtitles | تذكير، وأنا لن إلى جزيرة ستاتين لتلبية الرجال. انا ذاهب الى نحكم عليهم. |
Üç kız Staten Island anıları ve Buzlu Çay'larıyla eve döndü. | Open Subtitles | وهكذا، ثلاث فتيات توجه المنزل، أخذ فقط ذكريات جميلة من ستاتن ايلاند وشاي مثلج لها سيئة السمعة. |
- Staten Island'daki depolama tesisine göndereceğiz. | Open Subtitles | -إيداعها في مخزن بـ(ستايتن آيلند ) |
Şahsi kanaatime göre bahsi geçen Paul Aufiero adlı şahsiyet içine tükürdüğüm Staten Island'lı Paul'dan başkası değil. | Open Subtitles | و ما لا تعلموه أننى لى سلطة جيدة لأعلم أن باول أوفيرو ليس إلا باول من جزيرة ستاتن |
Ellingtonville, Staten Island'da ikâmet ediyor. | Open Subtitles | من إلينتجتون فيلد, جزيرة ستاتن, أليس كذلك ؟ |
Birinci hatta Staten Island'dan Paul ile özel bir bağlantımız var. | Open Subtitles | الخط 1 مكالمة حصرية من باول من جزيرة ستاتن |
Bir mektup yaz ve Staten Island'a taşın. | Open Subtitles | إذاً أُكتب رسالة وانتقل إلى "ستاتن آيلاند" |
Staten Island'daki insan denizinde kaybolman Çin'deki insan denizinde kaybolmandan daha kolay. | Open Subtitles | الأمر أسهل بكثير حينما تختلط ببحر من الناس في "ستاتن آيلاند" منه في "الصين", صدقني |
Ben... Korsemi Staten Island'daki binada unuttum. | Open Subtitles | تركتُ الصفّاعة على مرحاض ستاتن آيلاند. |
Staten Island hurdalığında eski usul dondurma masaları ve sandalyelerimiz var. | Open Subtitles | لدينا بعض الكراسي والطاولات المثلجات جميلة مع مدرسة قديمة تحت الطلب، في ساحة خردة كوكي في جزيرة ستاتين. |
Staten Island, Glee Kulübünde gece şovu mu yapıyorlar? | Open Subtitles | هل نادي جزيرة ستاتين لديه عرض ليلي متأخر؟ |
Tipi olmasaydı, Staten Island'da, evimde olacak seninle birlikte olamayacaktım. | Open Subtitles | تتوقف العاصفة الثلجيه "وسأعود للبيت على جزيرة "ستاتين ولن أكون هنا معك |
Aynen öyle, gangsterler New York'ta en çok Staten Island'ı yuva edinmişlerdir. | Open Subtitles | "نعم هذا صحيح "ستاتن ايلاند هي الماوي المفضل لرجال العصابات في "نيويورك" |
Doku mühendisliği alanındaki buluşlar burada Staten Island Tıbbi Araştırma Tesisi'nde gerçekleştiriliyor. | Open Subtitles | والانجازات في مجال اعادة نمو الانسجة "تتم في معمل ابحاث "ستاتن ايلاند |
- Staten Island mı? | Open Subtitles | (ستايتن آيلند)؟ |
Staten Island'daki evinden Bronx'taki parka ve okuluna yapacağı yol toplamda 145 km fazla | Open Subtitles | "الرحلة من منزله في "ستاتن آيلند "إلى المنتزه في الـ"برونكس وبعد ذلك العودة إلى مدرسته يفوق طولها التسعين ميلاً |
-Kurbanımızın adı Tony Russo. 26 yaşında. Staten Island'lı. | Open Subtitles | الضحية " توني روسو " 26 عاماً " من " ستاتون آيلاند |
Staten Island AVM Sihir Evi'nden sihir hocam Bay Flanagan bu kanunun önemini 1993'te çok önemli bir sonbahar akşamında açıklamıştı. | Open Subtitles | السيد "فلانجان" معلمي للسحر من متجر مول ستاتين أيلند علّمني أهمية القانون في ليلة خريف مصيرية في 1993 |
Yemeği Staten Island'daki Chili's'de yedim ve sarhoş bir kuaförü götürdüm. | Open Subtitles | أكلت غدائي في (تافن أو ذا قرين) وحضيت بالجنس مع مصففة شعر سكرانة |
Sizi Staten Island'a götürebilecek bir polis botum var. | Open Subtitles | لديَّ قاربُ شرطةٍ يمكنهُ نقلكِ إلى جزيرةُ ستيتن |
Emin değilim. Sanırım Staten Island'a giden arabalı vapura binecekler. | Open Subtitles | هم يَأْخذونَ العبّارةَ إلى a مكان على جزيرةِ Staten. |
Selam, Staten Island Bulvarı'ndan Barney Stinson. | Open Subtitles | أهلا، "بارني ستنسن" من شارع "ستاتنس لاند " |
Staten Island'a metro gitmiyor. | Open Subtitles | (لا توجد أنفاق في(ساتين ايلاند |