Ardındansa göçmenleri ve yoksulları suçladılar. | Open Subtitles | ومن ثم ألقوا باللوم على المهاجرين وعلى الفقراء |
Alkollü içecekler kurumunu, eyalet polisini, ve de FBI'ı suçladılar. | Open Subtitles | وألقوا باللوم على وحدة مكافة المخدرات وبدروهم ألقوا باللوم ،على شرطة الولاية وألقوا هم باللوم على المباحث الفيدرالية |
Ve bizi suçladılar. Ailem Tanrı'ya kurban olarak öldürüldü. | Open Subtitles | لقد لامونا وقتلوا عائلتي كتضحية لله |
Ve genel olarak küreselleşmeyi, küresel seçkinleri, bunu onların iznini almadan yapmakla suçladılar ve bu yerinde bir yakınmaymış gibi görünüyor. | TED | وبوجة عام، فقد ألقوا اللوم على العولمة والنخب العالمية، لعمل ذلك لهم دون إذنهم، وهذا يبدوا كأنه شكوى مشروعة. |
Sovyet sınırı tarafındaydın, seni tutukladılar ve casuslukla suçladılar. | Open Subtitles | ، وأنتَ كنت بالمُقدمة الخطوط السوفياتيه . وتم القبض عليّك . و إتهموك بأنك تعمل بتجسس |
Bu olay bir isyana dönüştü ve bunun için ailemi suçladılar. | Open Subtitles | ...حادثه أدت إلي شغب إتُهمت أسرتي بإثارته |
- Onu suçladılar. | Open Subtitles | -إنهم يلومونها |
Onu vatan hainliği faaliyetleriyle devlet düşmanlığıyla suçladılar. | Open Subtitles | اتهموه بالاشتراك بنشاطات معادية للوطن و بأنه عدو لدود للدولة |
Bunun için bile beni suçladılar. | Open Subtitles | القوا باللوم حتى لي لذلك. |
Ve bizi suçladılar. Ailem Tanrı'nın bir kurbanıymış gibi öldürüldü. | Open Subtitles | لقد لامونا وقتلوا عائلتي كتضحية لله |
Ardındansa göçmenleri ve yoksulları suçladılar. | Open Subtitles | ومن ثم ألقوا اللوم على المهاجرين والفقراء. |
Laurel ve Bay Lance, ikisi de seni suçladılar. | Open Subtitles | (لورال) والسيّد (لانس) ألقوا اللوم عليكَ. |
Seni suçladılar, hapise yolladılar. Senle ilgili ne vardı ellerinde? | Open Subtitles | لقد إتهموك وحكموا عليك ماذا قدموا لك ؟ |
Bu olay bir isyana dönüştü ve bunun için ailemi suçladılar. | Open Subtitles | ...حادثه أدت إلي شغب إتُهمت أسرتي بإثارته |
Önce rüşvet almakla suçladılar. | Open Subtitles | بداية... اتهموه بأخذ المكافآت، ثم بالسرقة من الخزانة |