Eğer bu davayı onu suçlayarak kazanmayı düşünüyorsanız o halde bunu denerken görmeyi isterim. | Open Subtitles | .. وإن أردتَ أن تكسب قضيتك بإلقاء اللوم عليها فأنا أود أن أراك وأنت تحاول |
Her şey için Nolan'ı suçlayarak acele etmiş olabilirim. | Open Subtitles | تعلمين ربما قد كنت متسرعاً بإلقاء اللوم على نولان بخصوص كل شيء |
Birbirimizi suçlayarak vakit kaybedeceğimize malımızı geri almaya dikkatimizi vermeliyiz. | Open Subtitles | أعتقد بدل مضيعة الوقت بإتهام بعضنا علينا التركيز على إعادة الشحنة |
Majestelerine davetsiz ve kışkırtılmadan saldırdın ve şimdi de gelmiş masumları suçlayarak yalanlarını örtmeyi mi planlıyorsun? | Open Subtitles | إعتديتَ على صاحبة الجلالة دون دعوة أو تحريض, والآن, تنوي إخفاء أكاذيبك بإتهام الأبرياء؟ |
Evet ama bilmediğin şey ise zamanının çoğunu senden bahsederek ya da senin başına gelenler için kendini suçlayarak geçirdi. | Open Subtitles | اجل , لكنك لم تكون تعلم انه قضى معظم ذلك الوقت بالتحدث عنك او حقيقة انه يلوم نفسه لكل شئ حدث لك |
Diğerlerini suçlayarak ortalıkta dolaşıyor. | Open Subtitles | هو يتجول بالجوار,يلوم كل شخص اخر |
Onun kalbini annesini eski karısını öldürmeye çalışmakla suçlayarak mı geri kazanacaksın? | Open Subtitles | هل هكذا ستستعيدين حبّه مجدداً باتهام والدته بمحاولة قتل زوجته السابقة ؟ |
Onu köşeye sıkıştırmış olabiliriz. Beni suçlayarak bu işten sıyrılmaya çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | لقد حاصرناه , وكان يبحث عن مخرج له بإتهامي |
Bahse girerim Van'in tuvaletini kullanan sendin ve beni suçlayarak insanları başından atmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | اراهن انكِ من استعمل حمام ڤان و تحاول ان تحمي نفسك بإلقاء اللوم علي |
Ama ben sizi suçlayarak gücendirmiyorum! | Open Subtitles | ولكنني لم أقم بإلقاء اللوم عليك |
Ama ben sizi suçlayarak rencide etmiyorum! | Open Subtitles | ولكنني لم أقم بإلقاء اللوم عليك |
Lawrence'ı suçlayarak hata ettim. | Open Subtitles | كنت مخطئاً بإلقاء اللوم على ( لورنس ) |
- Kızımı ilaç çalmakla suçlayarak ne elde etmeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | آمل ذلك - ماذا تفعلين - بإتهام إبنتي بسرقة الأدوية ؟ |
Elijah Muhammed'i siyah ırkçılığını savunmakla suçlayarak kendilerini unutturmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | بإتهام الموقر "إليجا محمد" على ... أنه جزء من المؤامرة السوداء |
Bu sebeple kederli katilimiz, en yakın dostunun ölümünden Michelle'i ve Sandra'yı suçlayarak öç almaya karar vermiş. | Open Subtitles | إذن بشكل مجروح حزين، قاتلنا يلوم (ميشيل) و(ساندرا) -على خسارة أعزّ أصدقائه وقرّر الإنتقام . |
Ama bilmiyor ki başkalarını suçlayarak kendinizi temize çıkaramazsınız. | Open Subtitles | لكنها لا تعرف .. لا يمكن أن تثبت نفسك الأبرياء باتهام الآخرين. |
Dışarıdaki birisi öldürdü ama siz vaktinizi beni suçlayarak boşa harcıyorsunuz. Ağabeyini sen öldrüdün. | Open Subtitles | لكن شخص ما فعل وأنت تضيع وقتك بإتهامي |