ويكيبيديا

    "sudan'" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • السودان
        
    • للسودان
        
    • بالسودان
        
    Burma zincirlenmiş halde, Zimbabve ise bir insanlık trajedisi, Sudan'da önleyebileceğimiz savaşlardan ötürü binlerce insan sebepsiz yere katloldu. TED بورما في الأغلال، زيمبابوي هي مأساة إنسانية، وفي السودان مات الآلاف من الناس بغير ضرورة لحروب كان بمقدورنا منعها.
    Güney Sudan'ın Nil nehri kıyısında bu sığır kampında yaklaşık bir hafta geçirdim. TED قضيت حوالي أسبوع في مخيم دينكا للماشية. على ضفاف النيل في جنوب السودان.
    Sudan'a girin - 2.600.000 km kare çöl ve çalılık alan. Open Subtitles ادخل السودان ، مليون ميل مربع من الصحراء و الاشجار القصيرة
    Uranyum madeni Sudan'dan İran'a götürüldü. Sonra Sudan'a yüksek derecede arıtılarak geri getirildi. Open Subtitles اليورانيوم الخام ، شُحن من السودات الى ايران ويوعد الى السودان وهو مُخصّب
    Ah, Kahire'de, Sudan Genel Valisinin atanmasıyla ilgili Hidiv'e baskı yapması için Sör Evelyn Baring'i göreceğim. Open Subtitles سأرى سير ايفلين بارينج فى القاهرة انه سيضغط على الخديوى ليعينك الحاكم العام للسودان
    Bu ülkede arkadaşça bir düşünceyken Sudan'da zalim bir söz. Open Subtitles جملة ودّية بهذا البلد ولكنها تهكّم قاسي بالسودان
    Bilinen tek fotoğrafı bu bu da Sudan'da bir İHA tarafından çekildi.. Open Subtitles تلك الصورة الوحيدة المعروفة له أخذت بواسطة طائرة بدون طيار فى السودان
    Afrika'ya, Sudan'a, Sierra Leone'ye, Liberya'ya, Kenya'ya gittik. TED ذهبنا الى افريقيا.السودان,سيراليون, ليبيريا,كينيا.
    Sudan'a oradaki açlığı belgelemek için giden Kevin Carter tarafından çekilmişti. TED تم التقاطها من طرف كيفن كارتر الذي ذهب إلى السودان لتوثيق مجاعتهم هناك.
    Kuzey Sudan'da bir mezar taşına işlenmiş bir resim görüyorsunuz. TED ما ترونه هو صورة لحائط قبر في شمالي السودان.
    Çavuşeku'nun bu yetimhanesine ilk ziyareti yaptığımdan beri Çek Cumhuriyeti'nden Sudan'a kadar 18 ülkede yüzlerce yuva ve yurdu ziyaret ettim. TED منذ زيارتي الأولى لمؤسسة تشاوشيسكو، رأيت مئات المؤسسات المشابهة حول أكثر من 18 دولة، من جمهورية التشيك إلى السودان.
    Güney Sudan'dan tanıdığım ve hayatlarını kaybeden birçok insan var. TED رأيت الكثيرين سابقًا في جنوب السودان يفقدون حياتهم.
    Güney Sudan'da başka problemler yaşadık. TED كانت لدينا صعوبات أخرى في جنوب السودان.
    Sudan'da beraber olduğumuz zamandan beri onu görmedim, Fransa'da 400 yıllık bir binada hastane yatağının yanındaydım. TED لم أرها منذ آخر مرة التقينا في السودان معاً، وهناك كنت بجانب سريرها في المشفى في مبنى عمره 400 عام في فرنسا.
    Kahvaltımı ve öğle yemeğimi... Kendim kurduğum bir vakfa bağışlıyorum. Çünkü Sudan da bir okul yapmak istiyoruz. TED اذا وجبة إفطاري، وجبة غدائي، أتبرع بهم لمؤسسة خيرية أسستها لأننا نريد بناء مدرسة في السودان.
    Hatta Sudan Halk Özgürlüğü Ordusu'ndan bir komandoyla yaptığı... …yaptığı evliliği bile bitirdi. TED حتى أنها في الأخير تزوجت من أحد قادة الجيش الشعبي لتحرير السودان.
    Birkaç yıl önce yine Güney Sudan'a gittim, bu kadar şeyin değiştiğini görmek harikaydı. TED عدت إلي جنوب السودان منذ عدة سنوات، وكان من المدهش أن ترى كم الأشياء التي تغيرت.
    Hala Sudan'dan ve Hartum'da üniversite öğrenicisi olarak elektrik mühendisliği okurken o ve birkaç arkadaşı kendi uydularını yapmaya karar verdiler. TED هالة من السودان. كطالبة جامعية وأثناء دراستها الهندسة الكهربائية في الخرطوم قررت هي والعديد من الطلبة بناء القمر الصناعيّ الخاص بهم.
    Burmalı muhaliflere, - ilk burada duydunuz - önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni bir ülke olacak Güney Sudan hükumetine tavsiye veriyoruz. TED ونحن نقدم الاستشارات للبومين ولحكومة جنوب السودان والذي ان سمعتم سوف تغدو بلداُ مستقلاً خلال بضع سنوات
    Mehdi adlı Muhammed Ahmed'e haber yolla, ve ona söyle, Sudan genel valisi Gordon Paşa kampına geliyor. Open Subtitles ابعث يرسول الى محمد أحمد المسمى بالمهدى و أخبره أن جوردون باشا الحاكم العام للسودان موجود فى مخيمه
    Muhammed Ahmed, hatırlatmak isterim ki Sudan'a ilk geldiğimde, savaşlarla, açlık ve kötüye kullanımla darmadağın olmuştu. Open Subtitles محمد أحمد ، هل لى أن اقترح حين اتيت للسودان لأول مرة وكان جسمها مريضا ، منكوبة مع الجوع وسوء المعاملة من قبل الحرب.
    Clare'in Sudan'da çalıştığını öğrenir öğrenmez, Matak'la irtibata geçtim ve rüşvet vererek vizesinin iptal edilmesini istedim. Open Subtitles عندما أكتشفت أن كلير تعمل بالسودان تقربت من ماتاك وقدمت رشوة له لألغاء تأشيرتها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد