Suzy Shaw'un bana dediğini, sana anlattım mı? Yakalandı. Hey, ne yapıyorsun? | Open Subtitles | هل اخبرتك ما قالتلي سوزي شاو كشف امرك ما الذي تفعله ؟ |
O kadar genç görünüyorsun ki Suzy arkadaşın olmak isteyebilir. | Open Subtitles | أنت تبدو شابة بحيث سوزي قد أريد أن أكون صديقك. |
Hayır, hayır, Suzy. Beyefendi onları bulduğun yere bırakmanı söyledi. | Open Subtitles | لا، لا، سوزي.الرجل المحترم يقول وضعهم الظهر حيث وجدتهم. |
Belki önyargılıyım ama, bana öyle geliyor ki Suzy cana yakın genç bir bayan oldu. | Open Subtitles | من المحتمل أنا مضر، لكنه يبدو لي الذي سوزي لطيفة جدا الشابة. |
Biz bu işi yapanlara Küçük Suzy Krem Peynir diyoruz. | Open Subtitles | أننا نسمى من يقوم بهذه سوزى الصغيرة صاحبة كيك الجبنة |
Suzy işbirliğinden onur duyar..., ...ama her türlü yardımı yapabilmek için bir kaç aya daha ihtiyacı var. | Open Subtitles | أوه، سوزي ستكون وحيدة مسرور جدا لأن يتعاون، لكنه سيكون شهور قبل هي ستكون أي مساعدة. |
Pedro, Antonio, Gonzalo, Maria, memleketten de Suzy. | Open Subtitles | بدرو ، أنطونيو ، جونزلو ، ماريا ، سوزي من المنزل |
- Suzy, Martin. - İyi akşamlar. - Memur beyler. | Open Subtitles | سوزي ، مارتن , حضرة الضابط - ليلة لطيفه - |
Suzy ve çocuklara dikkat et, - başlarına birşey gelmesin. | Open Subtitles | أعتني بــ سوزي والأطفال أحرص على أن لا يحدث لهم شيئاً |
Bakın, Suzy sıfırları meme gibi yapmış. | Open Subtitles | وأنظروا إلى سوزي رسمت الاصفار على شكل أثداء |
Suzy Pepper ilk abayı yakan değildi ama en zorlusu o olmuştu. | Open Subtitles | سوزي بيبر لم تكن اول فتاة تتحطم . ولكنها كانت الأقوى |
Dinle Suzy çok korkunç şeyler gördüm, kabus gibi şeyler. | Open Subtitles | استمعي إليّ يا سوزي لقد رأيت الكثير من الأشياء المروعة أشياء كالكوابيس, حسناً؟ |
Ben her zaman yapıyorum. Lan Suzy'yi tam şurada küçük ağacın yanında becerdim. | Open Subtitles | لقد رضاجعت من قبل لقد ضاجعت سوزي بالقرب من |
Genevieve'nin bir kız arkadaşı var, Suzy tamamen uygun değil, | Open Subtitles | جينيفيف لديه صديقة، سوزي غير مناسب تماما، |
Arabanın oradayken arkadaşın, Seksi Suzy benzinle çalışmıyor dedi. | Open Subtitles | مرة أخرى في السيارة، وقال صديقك مثير سوزي لا يعمل على الغاز. |
Hayır, Suzy bizi rahatsız etmez. Bırak burada oynasın. | Open Subtitles | لا، سوزي ليست ذاهبة إلى أزعجنا مطلقا. |
Suzy'e göz kulak olur musun? Havuza falan düşmesin. | Open Subtitles | سترى الذي سوزي أليس تسقط إلى البركة؟ |
Çikolatalı dondurma Suzy. | Open Subtitles | الآيس كريم والشوكولاتة ، سوزي. |
Suzy bileklerini kesmiş. | Open Subtitles | سوزى , قطعت رسغها انها تقول ان هذا ليس لجذب الانتباه |
- Sence doğru olanı mı yaptım? - Suzy, lütfen. | Open Subtitles | هل تعتقدى اننى فعلت الشىء الصحيح يا سوزى ؟ |
Suzy ile Albayın buluşmasını ayarlayacak. | Open Subtitles | تَأكّدتُ أنه رتّبُ لسوزي لمُقَابَلَة عقيدِها. |
Hepiniz gelin. Küçük Johnny ve Suzy'yi getirdiğinizden emin olun. | Open Subtitles | عندما تاتوا احضروا جوني وسوزي معكم |
Daha hiç sulanamadan Suzy de nişanlandı. | Open Subtitles | قبل أن أتخطى ذلك . لقد خطبت سوجى |