İnsan Kaynakları'ndan aradılar. Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | الموارد البشرية اتصلوا بي هذا كل ما أستطيع قوله |
Tüm söyleyebileceğim,.. | Open Subtitles | كل ما أستطيع قوله مع ملابس التسعينات ومعرفة قليلة بالتوافه التي حدث بها |
Tüm söyleyebileceğim Brian, bütün gün boyunca benimle ürpertici bir şekilde göz teması kurdun ve buna artık bir son vermeni istiyorum. | Open Subtitles | كل ما أستطيع قوله , برايان. أنك كنت تقوم بإتصال عيني بشع. معي كل صباح و أريد أن أوقفه حالا. |
Şu anda, Tüm söyleyebileceğim şeyler bir esrar perdesinden ibaret. | Open Subtitles | حتى هذه اللحظة، كل ما يمكنني قوله أنه لغز |
Tüm söyleyebileceğim, onları öldürmüşsek, demek ki kötü adamlarmış. | Open Subtitles | حسنا ، كل ما يمكنني قوله هو أننا إذا قتلناهم, لا بد أنهم كانوا أشرارا |
Sana Tüm söyleyebileceğim bunun bir Alfa olma olasılığının olduğudur. | Open Subtitles | 13,171 هذا ما استطيع اخبارك به لحد الآن هل الالفا متورطون بهذا هذا ممكن |
Pekala, Teal'c, Tüm söyleyebileceğim ufaklık oldukça dayanıklı. | Open Subtitles | حسنا يا تيلك ، كل ما يمكننى قوله أن صغيرك صلب بما فيه الكفاية |
Tüm söyleyebileceğim, söyledikleri dehşetti. | Open Subtitles | كل ما أستطيع قوله هو أنني كنت منذهلة بما قالوه |
Şu anda Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع قوله الأن |
Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع قوله |
Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع قوله |
Üzgünüm, Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع قوله |
Sana Tüm söyleyebileceğim... | Open Subtitles | ................... كل ما أستطيع قوله |
İşin gereklilikleri akıllı, bilgili ve düşünceli olmaksa Tüm söyleyebileceğim şimdiye kadar başarısız olmadığım. | Open Subtitles | لذا إن كان كوني ذكية و مطلعة و مراعية هي متطلبات الوظيفة هنا، كل ما يمكنني قوله هو أنني لم أفشل بعد |
İşte bu yüzden de CIA kapsamına giriyor zaten. Tüm söyleyebileceğim budur. | Open Subtitles | لذلك هو من اختصاص مركز الاستخبارات هذا كل ما يمكنني قوله |
Tüm söyleyebileceğim, en yakın zamanda yeniden deneyip umarım bitişe ulaşırım. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو أنه إذا كان هناك أي طريقة بالنسبة لي للعودة" "سأنهي ما سأفعل |
Tüm söyleyebileceğim bu, dosyayı yapılandırıyoruz. | Open Subtitles | هذا كل ما يمكنني قوله نحن نبني قضية |
Bak Jack, sana Tüm söyleyebileceğim ben polis değilim, ve herhangi bir sigorta şirketinde de çalışmıyorum. | Open Subtitles | اسمع, "جاك" كل ما استطيع اخبارك به هو أني لست شرطياً ولا أعمل لدي أي شركة تأمين |
Sana Tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما استطيع اخبارك به,يا رجل. |
Tüm söyleyebileceğim büyük bir korku içinde olduğu. | Open Subtitles | كل ما يمكننى قوله لك أنه مرعوب تماما |
Tüm söyleyebileceğim, kızınız ve arkadaşı ülkeye yardım etmek için görevli olabilir. | Open Subtitles | - كل ما يمكننى قوله ، أن ابنتك ورفيقها ... |