| Dinle, aleyhindeki tüm suçlamaları düşürmeye hazırlar, koşullar düşünüldüğünde, bu son derece ılımlı bir karar. | Open Subtitles | اسمعي، إنهم مستعدون لإسقاط كل التهم التي ضدك و هذا تساهل منهم بمعرفة ظروفك. |
| Bu andan geçerli onun insanlığa karşı suç işlediği hakkındaki tüm suçlamaları geri çekiyorum. | Open Subtitles | أنا أطالب حالاً بإسقاط كل التهم التي تدعو بالجرائم ضد الإنسانية |
| tüm suçlamaları geri çekersek, Hickey de bizi işkenceden dolayı mahkemeye vermemeyi kabul etti. | Open Subtitles | ذلك الرجل (هيكي) وافق على عدم مقاضاتنا لتعذيبه إن أسقطنا كلّ التهم الموجهة إليه |
| Lorry ile benim hakkımdaki tüm suçlamaları düşüreceksin. | Open Subtitles | لتمسح كل الاتهامات عنى و عن لورى |
| Benimle gelip Ulusal Güvenlik için çalışın biz de tüm suçlamaları düşürelim. | Open Subtitles | تعال لعمل لذي في وكالة الأمن القومي ونحن سنسقط جميع التهم الموجهة إليه |
| Sana bir teklif sunmaya geldim. Eğer gelip bizimle çalışırsan büro hakkındaki tüm suçlamaları düşürecek. | Open Subtitles | المكتب مُستعدّ لإسقاط كلّ التُهم المُوجّهة ضدّك... |
| Bölge Başsavcısı Chase tüm suçlamaları üstleneceğini söyledi. | Open Subtitles | المدعي العام (تشايس) يقول إنه سيعترف بكل الجرائم. |
| Peşini bırakırsak, tüm suçlamaları üstleneceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنه سيُسقط جميع الإتهامات إذا توقفنا عن إيذاؤه |
| Bayan Van de Kamp'a yüklenen tüm suçlamaları kaldırıyoruz. | Open Subtitles | سوف نقوم بإسقاط كل التهم ضد بري فان دي كامب |
| Bence iddia makamı tüm suçlamaları düşürmeli, Sayın Yargıç. | Open Subtitles | أعتقد أنّ على الإدعاء إسقاط كل التهم سيادة القاضي. |
| Sonuçta size tuzak kurulduğu ve Narkotik'in, Dullar ve Çocuklar Fonu'na cömert bir bağışta bulunduğunuz için, memurlarına yapılan saldırı dâhil, tüm suçlamaları geri çekecekler. | Open Subtitles | نظراً إلى أنه تم الإيقاع بك وبما أنك ستقوم بتبرع سخي لصندوق أرامل و أطفال دائرة مكافحة المخدرات سيسقطون كل التهم |
| - Her şeyi, tüm suçlamaları. | Open Subtitles | كلّ شيء، كلّ التهم |
| - Her şeyi, tüm suçlamaları. | Open Subtitles | - كلّ شيء، كلّ التهم - |
| tüm suçlamaları reddediyorum. | Open Subtitles | أنا أنكر كل الاتهامات. |
| Hakkındaki tüm suçlamaları reddediyor musun? | Open Subtitles | هل تنكر كل الاتهامات ضدك؟ |
| - Hayır, düşük ihtimalle dahi hayır... {\1c00FFFF}Ama tüm suçlamaları düşürdüler, üstelik sadece Irak işi değil? | Open Subtitles | كلا, ليس على المدى الطويل لكنهم أسقطوا جميع التهم و ليست التي تخص "العراق" فقط |
| Lemond Bishop'a karşı tanıklık etseydi, tüm suçlamaları düşürürdük. | Open Subtitles | ونحن إسقاط جميع التهم إذا كان شهدوا ضد LEMOND الأسقف. |
| - Diane, Lemond Bishop'a karşı tanıklık edersen, hakkındaki tüm suçlamaları düşüreceğiz. | Open Subtitles | - ديان، ونحن سوف إسقاط جميع التهم الموجهة لك إذا كنت الشهادة ضد LEMOND الأسقف. |
| - Zanlı tutuklandı mı? Bölge Başsavcısı Chase tüm suçlamaları üstleneceğini söyledi. | Open Subtitles | المدعي العام (تشايس) يقول إنه سيعترف بكل الجرائم. |
| Bana karşı olan tüm suçlamaları düşeceksiniz. | Open Subtitles | أريد أن أسقط جميع الإتهامات ضدى |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 