Ben kendi başıma tırmandıysam, o da tırmanabilir. | Open Subtitles | اذا كنت استطيع التسلق بمفردي فلماذا لا يستطيع هو؟ |
Özel kavrama yeteneğine sahip elleri sayesinde ağaçların tepesine kolaylıkla tırmanabilir. | Open Subtitles | لديه أيدٍ تلتصق بامتياز تمكّنه من التسلق بأمان عالياً على رؤوس الأشجار |
- Nasıl bilmezsin, bilmiyorum ama örümcekler de tırmanabilir! | Open Subtitles | أنا لا أعرف كيف لا تعلم هذا لكن العناكب بإمكانها التسلق أيضاً |
O, parktaki bir merdivene tırmanabilir, scooterını itebilir ya da çimlerin arasında topa vurabilir. | TED | إنها تقدر على تسلق السلم في الحديقة، ودفع دراجتها أو ركل الكرة على العشب. |
Örneğin sıçan, bu zincire rahatlıkla tırmanabilir. | Open Subtitles | الجرذ على سبيل الفرض يمكنه تسلق هذه السلسلة بيسر، لكن فقط |
Gözlerin kapalı bir duvara tırmanabilir misin? | Open Subtitles | وتخلطين العناكب بالبطاطس المهروسة ؟ وتتسلقي الحبال مغمضتا العينين ؟ |
Biliyorsun, herhangi biri bunun üzerine atlayıp tırmanabilir. | Open Subtitles | حسناً، كما تعلمين، بوسع أيّأحد... القفز وتسلق هذا الشيء. |
Peter tırmanabilir miyim diye soruyor. | Open Subtitles | يريد بيتر أن يعرف إن كنت أجيد التسلق. |
O ipten geri tırmanabilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك التسلق عن طريق ذلك الحبل ثانيةً؟ |
Belki de Zhang uzun, iğrenç tırnaklarıyla duvara tırmanabilir. | Open Subtitles | ربما سيتمكن الـ"جانج" من التسلق بأظافرهم الطويلة العفنة |
Hansel, Bak. tırmanabilir misin? | Open Subtitles | هانزل , أنظر هل تستطيع التسلق ؟ |
tırmanabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك التسلق للخارج ؟ |
Yamyamlar tırmanabilir mi? | Open Subtitles | هل يستطيع آكلي البشر التسلق ؟ |
İnce dallara sadece kertenkele tırmanabilir. | Open Subtitles | إنها الزاحف الوحيد الذي بإستطاعته تسلق فروع هزيلة |
Eğer Henry'e duvara tırmanma iznini veriyorsam, tırmanabilir. | Open Subtitles | وإذا سمح لي هنري تسلق جدار، يمكن أن يقفز على ذلك. |
İnsanlar hala okulu kırmadan dağlara tırmanabilir. | Open Subtitles | الناس يمكنهم تسلق القمم الجبلية بدون الهروب من المدرسة |
Willy için camdan bir duvara bile tırmanabilir derler. | Open Subtitles | يقال أن ويلي يستطيع تسلق جدارٍ من زجاج |
Birimiz Cargill'in dikkatini dağıtırsa, diğerleri o şeye tırmanabilir. | Open Subtitles | "اذا قام احدنا بالهاء "كارجل سيتمكن البقية من تسلق التمثال |
Bu yüzden bu herhangi bir emme, herhangi bir yapıştırıcı kullanılmıyor, ve umuyorum ki eninde sonunda, robota iliştirildiğinde -- biyolojik olarak hayvandan esinlenilmiş -- her türlü zemine tırmanabilir. | TED | ولم يستخدم بها أي أي غراء، أو أي شفط، وحتماً سوف تكون، عندما نربطها إلى الروبوت -- كبيولوجيا ملهمة من الحيوانات -- نأمل أن تقدر على تسلق أي نوع من الأسطح. |
- Gözün bağlı tırmanabilir misin? | Open Subtitles | وتتسلقي الحبال مغمضتا العينين ؟ |
Yani camdan dışarı çıkıp çatıya tırmanabilir, diğer tarafa geçebilir ve sonra da Lopanların yangın çıkışına ulaşabiliriz. | Open Subtitles | إذاً يمكننا الخروج مع النافذة وتسلق السطح نذهب للجهة المقابلة وثم ندخل مخرج الطورائ الخاص بآل (لوبان) |