Sürekli taşınacağımı söylüyorum ama hala evlerinde kalıyorum. | Open Subtitles | أعني أنا أواصل قول أنني سأنتقل من المنزل ولكني لا زلت أعيش فيه |
Sen neden bahsediyorsun? Arizona'ya taşınacağımı kim söyledi? Yüzbaşı bundan bahsetmemiş demek. | Open Subtitles | سأنتقل إلى أريزونا؟ الم يخبرك الكابتن بذلك؟ |
taşınacağımı söyleyip duruyorum ama daha taşınmadım, değil mi? | Open Subtitles | أعلم أني دائما ما أقول بأنني سأنتقل ولكني لم أغادر بعد |
Her şey için teşekkürler. Ama taşınacağımı bilmelisin. | Open Subtitles | شكراً على كل هذا لكن عليك معرفة إني سأنتقل |
Ama Seattle'a taşınacağımı bildi. | Open Subtitles | هي كَانتْ محقّة بشأن إنتقالي إلى سياتل، مع ذلك. |
Evden taşınacağımı söylesem nasıl tepki vereceğini düşün. | Open Subtitles | فقط فكر فى ردة فعلك عندما اقول لك اننى سأنتقل |
San Francisco'dan iş teklifi almıştım ama o kadar eğleniyorduk ki taşınacağımı içkilerimiz bitene kadar söylememeye karar verdim. | Open Subtitles | كنت قد حصلت على عرض عمل في سان فرانسيسكو لكننا كنا نمضي وقتاً ممتعاً لذلك قررت أن انتظر لأخبركِ أنني سأنتقل |
Oraya taşınacağımı söyledim mi? | Open Subtitles | هل سبق أن قلت إنني سأنتقل إلى هناك؟ |
Onlara, sana taşınacağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم أنني سأنتقل للعيش معك |
Ve ayrıca New York'a taşınacağımı da söyledim, ardından da çıldırdı zaten. | Open Subtitles | وأخبرتها أنني سأنتقل لـ"نيويورك"، ثم جنَّ جنونها. |
taşınacağımı henüz kızlarla konuşmadım. | Open Subtitles | لم اخبر الفتيات أنني سأنتقل |
Seninle birlikte olmak için oraya taşınacağımı söylüyorum. | Open Subtitles | -ما أقوله، أنّني ... سأنتقل إلى هناك لأكون معكِ. |
Dün akşam ona taşınacağımı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته أني سأنتقل ليلة أمس |
Ona yanına taşınacağımı söyledim bile. | Open Subtitles | -إني أخبرته سلفًا أنني سأنتقل للعيش معه . |
- Frank'e yanına taşınacağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرت (فرانك) أني سأنتقل للعيش معه. |
Ona buraya taşınacağımı ve kalacak bir yere ihtiyacım olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها عن إنتقالي إلى هنا وأني بحاجة إلى مكان |