Ünlü sanayici Mahmut Şahoğlu'nun öldürülmesiyle, uyuşturucu tacirlerinin katliamının ortak yanı var mı, varsa nedir, kesinlikle belli değil. | Open Subtitles | هل هناك رابط ما بين إغتيال محمود شاهولو وعمليات ذبح تجار المخدرات |
Uyuşturucu tacirlerinin evlerinde, mühürlü büyük jüri evrakları bulduk ve senden geldiğini söyleyen kişiler var. | Open Subtitles | وجدنا أوراق قضائيّة في منازل تجار مخدّرات ولدينا متّهمون يذكرون إسمك |
...ona göre bölgenin kontrolü Kolombiyalı ve Jamaikalı uyuşturucu tacirlerinin elinde. | Open Subtitles | يدعي أنها له، المنطقة يسيطر عليها... تجار المخدرات الجامايكيون والكولومبيون المتعطشون للدماء |
Birlerinin insan tacirlerinin eline düşmesi hayatlarının veya şereflerinin sonu demek değildir. | Open Subtitles | الوقوع في هاوية الإتجار بالبشر ليست نهاية الحياة أو نهاية الكرامة |
Kurumun başkanı ve yerel bir iş adamı olan Robert Cooper yaptığı açıklamada "Mahallemizi tehdit eden bu zehir tacirlerinin icabına bakacağız" dedi. | Open Subtitles | الرئيس والمحليّ رجل الأعمال ,robert cooper, قالَ ' الجمعية تَعاملتْ a ضربة قاضية إلى تجّار المخدّرات يُحاولونَ السَيْطَرَة على حيِّنا. |
Belki de kolluk kuvvetlerinden biri, yeni yetme uyuşturucu tacirlerinin polisleri ve hakimleri satın almasından bıkmıştır, Komiserim. | Open Subtitles | أحقاً, ربما, هنالك من هو مسئول عن ذلك اللحم الطازج هنا _ و هو بشكل أو بأخر يريد وضع الشرطه فى موقف مُحْرِجْ_ |
Ama şimdi uyuşturucu tacirlerinin peşindeler. | Open Subtitles | لكن الآن فهم يستهدفون تجار المخدرات |
Bu kadın yozlaşmış bir bürokrat, insan tacirlerinin sevdiği kişilerden. | Open Subtitles | إنها نوعهم المفضل بعملية الإتجار حكومة رسمية فاسدة |
Isaak'i masama yatırmak kadar eğlenceli olamaz ama ölümü, eroin tacirlerinin çatışması yüzünden sanılacak. | Open Subtitles | "لا يماثل هذا متعة وضعي (آيزك) على طاولتي ولا ريب..." "لكنّه يظهر موته على أنّه نتيجة الحرب الدائرة بين تجّار المخدّرات المتنافسين" |
Belki de kolluk kuvvetlerinden biri, yeni yetme uyuşturucu tacirlerinin polisleri ve hakimleri satın almasından bıkmıştır, Komiserim. | Open Subtitles | أحقاً, ربما, هنالك من هو مسئول عن ذلك اللحم الطازج هنا _ و هو بشكل أو بأخر يريد وضع الشرطه فى موقف مُحْرِجْ_ |