ويكيبيديا

    "takılıyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يتسكع
        
    • تتسكع
        
    • يتسكّع
        
    • يتسكعون
        
    • يرافق
        
    • تعلق
        
    • التسكع
        
    • تتسكّع
        
    • نتسكع
        
    • تصاحب
        
    • تلهو
        
    • تتسكعون
        
    • شنقا
        
    • سنتسكع
        
    • الأن تخرج
        
    Benim binada yaşıyor, caddede takılıyor, ödemem gerekiyordu. Open Subtitles إنه يعيش معى فى المبنى و يتسكع عبر الشارع
    Deedsy, McEnroe'yla takılıyor. Open Subtitles انظرو لديدز وهو يتسكع مع جون ماكنــرو هذا رائع
    Birkaç yolsuz eski polisle takılıyor, kararlarını tamamen yanlış veriyor. Open Subtitles إنها تتسكع معَ بعض الشرطيين القدماء السيئين وتقومُ بقراراتٍ سيئة
    Evet, yeni kız arkadaşıyla takılıyor. Open Subtitles أجل، إنه الآن يتسكّع مع صديقته الحميمة الجديدة
    Korktuğum gibi. McLeod'un adamları onun oraya takılıyor. Open Subtitles هذا ماكنت اخشاه ، رجال ماكلويد يتسكعون حول مكانها
    Denizcinin öldüğü yerlerde takılıyor. Open Subtitles يتسكع في المكان الذي عثرنا فيه على البحار الميّت
    İki sersemle takılıyor ama Lindsey ondan uzak durmamı söylüyor. Open Subtitles يتسكع مع فاشلين لكن ليندسي تقول انه يجب ان أبتعد عنه
    Tabi azaltacağız. Hergün burada takılıyor siktiğimin herifi. Open Subtitles بالطبع أصبحت قليلة اللعين دائماً ما يتسكع في الجوار
    Şu, mağara tipli adamla takılıyor genelde. Open Subtitles وهو يتسكع مع هذا الفتي الذي يبدو كرجل كهف محب لموسيقي الجاز
    Griffin'in annen ve benden hoşlandığı için seninle takılıyor olabileceğini düşünüyoruz. Open Subtitles نظن ان غريفن يتسكع معك لأنه معجب قليلا بي و بأمك بك؟
    Kokuşmuş, sporcu olamaz, ama belki sporcularla takılıyor olabilir. Open Subtitles حسنا بيج بين هنا بالتأكيد ليس رياضى ولكن ربما كان يتسكع مع بعض الرياضيين
    O popülerlerle takılıyor kimse onunla takılamaz kolay kolay Open Subtitles أنها تتسكع مع المجموعه الشهيرة ولا يمكنك الأنضمام لها
    Bak sen, benim küçük rock yıldızı kardeşim büyük havuzunun başında profesyonel basketbolcu kocasıyla takılıyor. Open Subtitles تتسكع أمام حمام السباحة الخاص بها مع زوجها لاعب كرة السلّة المحترف.
    takılıyor işte, bilirsin. Masa başındayken işini yapmak oldukça zor bir şeydir ne de olsa. Open Subtitles تتسكع هناك، كما تعلم، ولكن من الصعب العمل وأنتَ عالق في المكتب
    Şimdilerde Jeff McArdle ile takılıyor, neyin nesiyse artık. Open Subtitles إنه يتسكّع مع جيف مكاردل الآن إن كان لهذا أي مؤشر.
    İkisi amma çok beraber takılıyor. Paniklemek için uygun bir an. Open Subtitles أولئك الفتيات يتسكعون كثيراً سوياً هذا توقيتاً جيداً للذعر
    Ama bakıyorum da kardeşin hâlâ yanlış kişilerle takılıyor. Open Subtitles لكنّي أرى أنّ أخاك ما يزال يرافق الزمرة الخطأ
    Altılı paket tutacaklarını kesmelisin, yoksa balıklar takılıyor. Open Subtitles يجب تمزيق حمّالة العلب السداسية وإلا تعلق فيها الأسماك.
    Bunun anlamıda, sen ve ben birlikte takılıyor gibiyiz.. Open Subtitles ما يعني أنه بإمكاننا التسكع سوية كيفما نشاء
    O burada takılıyor. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}.إنّها تتسكّع هُناك فعلاً
    Çok sakin bir grup, baskı yok. takılıyor, sorunlardan bahsediyoruz. Open Subtitles ها ، أنه فقط أمر مسلي لا ضغوط فقط نتسكع مع بعضنا ، و نتحدث في بعض المواضيع
    Başka biri yok. Şu tıp öğrencileriyle takılıyor, ve oldukça fazla zaman geçiriyorlar. Open Subtitles ليس صديقا آخرا إنها فقط تصاحب طلاب الطب هؤلاء
    Hayır. Öylesine takılıyor işte. Open Subtitles لا, إنها فقط تلهو
    hala siz ikiniz dışarıda takılıyor musunuz? Open Subtitles إذا , مازلتم أنتم الأثنين تتسكعون سوياً ؟
    Kankalar takılıyor. Open Subtitles أفضل براعم شنقا.
    Sizce bunların hepsi olsaydı biz hâlâ beraber takılıyor olur muyduk? Open Subtitles هل تعتقدون لو حدثت كل تلك الأشياء سنتسكع معاً ؟
    Ona kötü kararlar aldırabilecek bir grup salak çocukla takılıyor. Open Subtitles وهي الأن تخرج مع مجموعة اغبياء يتخذون قرارات سيئة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد