O da deliye dönmüş. Çünkü takım elbisesini falan mahvetmişler. | Open Subtitles | . و من ثم جن جنونه لأنهم لطخوا بدلته أو شيء كهذا |
Tamam. 7 Kasım 1958'de yeni takım elbisesini almış. | Open Subtitles | اشترى بدلته الجديدة في السابع من تشرين الثاني عام 1958 و دفع ثمنها نقداً |
takım elbisesini, kravatını abonman trenini, televizyonunu, hiçbir şeyini görmem. Canım kardeşim, seninle bu hayatta konuşmasına izin verme. | Open Subtitles | وهو مرتديا بدلته وربطة عنقه المضحكه لاتدعيه يسيطر على حياتك يا اختي |
- Mavi takım elbisesini. | Open Subtitles | - بذلته الزرقاء |
Gil'e takım elbisesini getirmesini söyle, çünkü yarın ciddi bir akşam yemeğimiz var. | Open Subtitles | أخبري (جيل) بإحضار بذلته |
Vardiyası bittiğinde, takım elbisesini giyer, ...ve YDBYBÜ'ye gelir, bebeklerle ilgilenirdi. | Open Subtitles | بعد عمله كان يلبس بدلته ويذهب لقسم الأطفال الرضع ويلاعبهم |
Hadi, takım elbisesini bulup gidelim olur mu? | Open Subtitles | هيا، دعنا فقط نجد بدلته ونذهب، اتفقنا؟ |
takım elbisesini düzelttim. | Open Subtitles | وقمت بتجهيز بدلته |
takım elbisesini, kokusunu düşün. | Open Subtitles | الذي بدلته رمادية ورائحته |