Bu öğüdümü unutur da, tersini yapacak olursanız klanımız Takeda'nın sonu gelir! | Open Subtitles | لو اهملُت اوامري و رحلت للهجوم عشيرتنا تاكيدا هتنتهي |
Ve Takeda'nın adamlarının oraya bir oturma düzeneği hazırladığını gördün? | Open Subtitles | رَأيتَ رجالَ تاكيدا عملوا قعدة هناك أثنَاءَ النهار؟ |
Takeda'nın ordusu bozguna uğradıktan sonra, muhafızları dört kola dağılmış ve bir zamanki şanlı büyüklerimiz bir iç savaşın içine düşmüş. | Open Subtitles | وبعد أن هُزم جيش [تاكيدا]، تشتت شمل العشائر التي كانت مُنضَمةً تحت لوائه وهكذا صار كل ما أسسنا له هباءً منثوراً |
Önemli olan aziz dostunuz Takeda'nın yakayı ele vermiş olması. | Open Subtitles | لا يهم كل ما تريد ان تعرفه هو ان صديق العزيز تاكيدا القي القبض عليه |
Saldıralım ve Takeda'nın vereceği tepkiyi görelim. | Open Subtitles | هاجمْهم وراقبْ ردَّ فعل تاكيدا |
Takeda'nın yakuza dostları, masa arkadaşlarından birisinin kendilerini anlayabileceğini düşünürlerse daha az konuşkan olurlar. | Open Subtitles | ثقي بي -- اصحاب " تاكيدا " ياكوزا سوف يكونون قليلين جدا بالكلام |
Takeda'nın dümenden kaçmasını sağlar, kızların kaldığı yere götürmesini beklerdi. | Open Subtitles | سوف أزيف هروبي مع "تاكيدا"ـ ..لجعله يقودنا للفتيات |
Takeda'nın öğretilerine yeniden bağlanmamı sağladın. | Open Subtitles | لقد ساعدتني لأعود لتعليمات"تاكيدا" ثانية |
Takeda'nın uç bölgelerdeki kalelerine. | Open Subtitles | قلاع تاكيدا البعيدة |
Takeda'nın elemanlar, 4'te Zorba's isimli yerde olacaklar. | Open Subtitles | رجال "تاكيدا" سوف يكونون بمطعم (زوبرا) على الا 4: |
Daniel bu akşam Bay Takeda'nın yatırım yapmasını sağlamış. | Open Subtitles | استطاع (دانيال) إقناع السيد (تاكيدا) بالاستثمار البارحة |
Takeda'nın vekilisin. | Open Subtitles | انت مندوب تاكيدا |
Bay Takeda'nın vekili. | Open Subtitles | مندوب السيد تاكيدا |
Aiden Bay Takeda'nın vekili. | Open Subtitles | ايدن هو مندوب السيد تاكيدا |
Ona şantaj yaptım. Ya ikimiz ya da hiçbirimiz dedim. İnsan merak ediyor onun gibi zeki bir adam belki de Takeda'nın planı en başından beri buydu. | Open Subtitles | أقنعتي (تاكيدا) لقبولي. إبتزيته. قلت له، إما كلانا أو لا. حسنا، هذا يدعو للتساؤل |
Bu Aiden Mathis Satoshi Takeda'nın şirketimizdeki aracısı. | Open Subtitles | هذا ايدن ماثيس مندوب (ساتوشي تاكيدا) في شركتنا |
Sen Takeda'nın damadısın. Bu da seni hedef yapar. | Open Subtitles | علاقتك مع تاكيدا تجعلك هدفا. |
Takeda'nın kızı benim karımdı. | Open Subtitles | وكانت الفتاة تاكيدا زوجتي. |
Takeda'nın güvenlik önlemleri işe yaramış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنه قد تم اختراق تدابير (تاكيدا) الأمنية |
Kayıp varlıklardan bahsetmişken Takeda'nın adamı da senin izinden yürüyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | أوه، بمناسبة الحديث عن الممتلكات المفقودة يبدو أن صبي (تاكيدا) يتتبع خطواتك بالضبط تلك (إميلي) آكلة رجال بحق |