Rahat giyiniyorum ve kimin ne dediğine takmıyorum. | TED | أرتدي من أجل الراحة ولا ألتفتُ لِمَ يقوله أي شخص. |
- Peruk takmıyorum! - Seni adi piç! | Open Subtitles | ـ أنا لا أرتدي الشعر المستعار ـ أيها السافل |
Kes sesini, kaskı takmıyorum. | Open Subtitles | أصمتوا، لن أرتدي الخوذة، و عن ماذا تتكلّمون؟ |
Yatakhane dışında hiç takmıyorum ki. | Open Subtitles | انا لم أرتديها خارج السكن للطالبات |
- Onun dediğini sikime bile takmıyorum. | Open Subtitles | لا أبالي بما قاله ذلك الكلب وإذا كان صحيحاً، ماذا؟ |
Ama sen iyice coştun. O zaman tamam. Artık hiç takmıyorum. | Open Subtitles | لكن يبدو أن ذلك يثيرك، فلا بأس إذن، لأني لم أعد أهتمّ. |
- Kravat takmıyorum. - Yiğit çocuk! | Open Subtitles | ـ أنا لا أرتدى ربطات عنق , بل هو ـ رجل ذكى |
Neden etiketini takmıyorum? | Open Subtitles | لمَ لا أضع فاتورة على صدري؟ |
İşteyken yüzük takmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أرتدي خاتماً أثناء العمل فلقد فقدته تقريباً في مصرف المياه |
En azından kravat takmıyorum. | Open Subtitles | جيّد،على الأقل أنا لا أرتدي ربطة عنق، أليس كذلك؟ |
O maskeyi kim olduğumdan utandığım için takmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أرتدي هذا القناع لأنني أخجل من نفسي. |
Maskeyi kendimden utandığım için takmıyorum. Senin gibi değilim. | Open Subtitles | لا أرتدي ذلك القناع لأني أخجل من ما أنا عليه، ليس مثلك |
Kontakt lens takmıyorum, miyop da değilim. Yeminle. | Open Subtitles | أنا لا أرتدي العدسات .أنا لا أعاني من قصر النظر. |
Öyleyse neden... sutyen takmıyorum, eşimde sakal bırakmıyor? | Open Subtitles | لهذا لا أرتدي صدرية نسائية هي لا تملك لحية |
Ben kravat falan takmıyorum. | Open Subtitles | أنا لست أرتدي ربطة على الإطلاق |
Ama sırf bu yüzden takmıyorum maskeyi. | Open Subtitles | ولكن ذلك فقط عندما أرتدي القناع |
Bunu takarsam delikler açacak. Ben takmıyorum. | Open Subtitles | هذه الشارات تقوم بعمل ثقوب لن أرتديها |
Onları çıkardım. Artık takmıyorum. | Open Subtitles | أنا أرفض هذا، الآن لا أرتديها |
Başladığımız yere döndük havasını pek takmıyorum. | Open Subtitles | إنني لا أبالي بالمقدار، نتظاهر بإننا رجعنا لحيث بدأنا. |
Politikasını hiç takmıyorum bile. Ben kendisini sevmiyorum. | Open Subtitles | لا أبالي بسياسته، وإنما لا أحب شخصه. |
Seni fazla takmıyorum, ondan yani. | Open Subtitles | هذا لأنّي لا أهتمّ بِك كثيراً. |
"Sadece seni pek fazla takmıyorum." | Open Subtitles | "هذا لأنّي لا أهتمّ بكَ كثيراً." |
Fakat şu anda o şapkayı takmıyorum. | Open Subtitles | لكنى لا أرتدى خوذة المقاول الأن |
Emniyet kemeri takmıyorum! | Open Subtitles | أنا لا أضع حزام الأمان |
Yüzük takmıyorum çünkü şehirde demode bir olay. | Open Subtitles | أنا لا البس الخاتم لأنه غير عصري في المدينة |
Diğer her annenin bebeği hakkında o kadar ilgilendiği hiçbir şeyi takmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أكترث لأي شيء من أشياء الأطفال كل الأمهات الأخرى مهووسات بها |