Berbat bir akşamdı. taksinin kapısını yüzüme çarpışını hatırlıyor musun? | Open Subtitles | كانت ليلة فظيعة، أتذكرين صفقكِ باب سيارة الأجرة في وجهي؟ |
İlk yılımın sonuna gelmiştim ve işte taksinin içinde oturuyordum. | Open Subtitles | لقد كانت نهاية سنتي الجامعية الأولى تماماً, و ها قد كنت هناك جالسة في سيارة الأجرة. |
Birisi bana taksinin numarasını söyleyebilir mi? | Open Subtitles | هل يستطيع أي شخص أن يخبرني رقم هاتف صاحب سيارة الأجرة الملعون؟ |
Vanguard taksinin telefon numarasını alabilir miyim? | Open Subtitles | هلّ يمكننى أن أحصل على رقم سيارة أجرة الطليعة؟ |
Truvalı atlılar, kanıt odasına girebilmek için bir taksinin arka koltuğunun içine saklanmıştı. | Open Subtitles | الرجل حصان طروادة كان داخل الكرسي مخبأ داخل التاكسي للدخول الى مستودع الأدلة |
taksinin köpeğe mi çarpmış bir insana mı nasıl söyleyebilir! | Open Subtitles | كيف يمكنها معرف بأن السيارة الأجرة أصطدمت بشخص أو كلب |
Bavullarım taksinin bagajında. Çok ikna edici bir satıcısınız bayan. | Open Subtitles | حقائبي موجودة في التكسي أنتي بائعة مقنعة |
Ona taksinin uzun süreceğini söyledim, ama metroya binmek istemedi. | Open Subtitles | اخبرتها اننا سنتاخر ان استقلينا سيارة الاجرة لكنه لا ترضي ان تستقل قطار الانفاق |
taksinin içinde de sürekli telsizi dinle. | Open Subtitles | وإدخلي سيارة الأجرة وإبقي أذنك على الراديو |
Olay yerinden toplanan çöplerle, taksinin her santimini inceledim. | Open Subtitles | النفايات من مكان الجريمة وكل إنش من سيارة الأجرة |
Kursiyersin. Ve ben seni, taksinin kullanımı konusunda eğitiyorum. | Open Subtitles | أنتِ متدرّبة وأنا أدرّبكِ على كيفيّة قيادة سيارة الأجرة |
taksinin içindeydin. Daha sonra neler oldu? | Open Subtitles | كنتِ في سيارة الأجرة , ماذا حدث بعد ذلك ؟ |
Mektubun elinde, taksinin kapının önünde olduğunu hatırlayacaksın, | Open Subtitles | و سوف تندم لأن الرسالة كانت في يدك و سيارة الأجرة كانت تنتظرك عند البوابة |
Birisi taksiye işaret edip taksi durunca içine öylece dalıp taksinin senin olduğunu mu söylersin? | Open Subtitles | .. إذا رأيت شخصاً يلوح إلى سيارة أجرة .. و توقفت له سيارة الأجرة لا يمكنك القفز إلى السيارة هكذا لتقولى إنها أصبحت ملكك |
taksinin arkasından koştum, polisi aradım, elbette, ve sonra sana göz kulak olmanın iyi olacağını düşündüm. | Open Subtitles | ركضت خلف سيارة الأجرة واتصلت بالشرطة طبعاً وبعد ذلك فكرت بأن أظل أراقبك |
Aslında içimden seni bir taksinin önüne atmak geçiyordu. | Open Subtitles | بقلبي؛ أنا على وشك بأن أرميك من أمام سيارة أجرة. |
Kafasını taksinin kapısına sıkıştırdığım zaman mı? | Open Subtitles | تقصد عندما حشرت رأسه في باب التاكسي و ضربته بالزجاج |
Hadi, çocuklar. taksinin fiyatı yaklaşık 100 dolar olacak. | Open Subtitles | هيا يا شباب أجرة التاكسي ستكون حوالي مئة دولار |
Bu taksinin kontrol panelinden alınan görüntü. Bu Malik. | Open Subtitles | هذه صورة من كاميرا أجهزة قياس السيارة الأجرة |
Hey, evet, tam buradayım. taksinin içindeyim, dostum, bağlıyım. | Open Subtitles | نعم هنا بالضبط، انني عالق داخل التكسي |
Bu, taksinin içi gibi kokuyor. | Open Subtitles | هذه الرائحة تشبه رائحة سيارة الاجرة من الداخل |
Elimde taksinin sizi sabah saat 8'de alacağına dair bir not var. | Open Subtitles | لدي ملاحظة؛ أنك تحتاج إلى سيارة اجرة تقلك في الثامنة صباحاً. |
taksinin O'nu bıraktığı terminalde, üç saat içinde, 34 farklı ülkenin, 67 şehrine, 80 uçuş gidiyor. | Open Subtitles | في غضون ثلاث ساعات من من أنزال التاكسى له في المحطة، كان هناك 80 رحلة ذهاب إلى 67 مدينه في 34 دول مختلفة. |
310 da bindiği taksinin numarası, alan kodu değil. | Open Subtitles | رقم 310 كان رمزاً لسيارة الأجرة التي إستقلها وليس رمزاً للمنطقة. |
- taksinin takip cihazına bağlanıp onu bulun. | Open Subtitles | راقبوا جهاز التعقّب بسيارة الأجرة واعثروا عليها |
O yüzden taksinin onu nereden aldığını ve orada ne yaptığını bulmalıyız. | Open Subtitles | لذا دعونا نعرف من أين أخذته سيّارة الأجرة وماذا كان يفعل هناك. |