| Yani ya kadın zengin ya da Tambor'un parasını harcıyor. | Open Subtitles | لذا هي أمّا عندها مال ملكها أو يدخل إلى تامبور. |
| Tambor servetini petrolle kazanmış olabilir ama sonra madenciliğe, medyaya ve son macerası olan silah ticaretine geçti. | Open Subtitles | تامبور لربّما جعل ماله في النفط، لكنّه منذ منوّع إلى تعدين، وسائل الإعلام، ومغامرته الأخيرة، أسلحة تتعامل. |
| Tambor, Kara Thorine'i yatı Argento'da satacak. | Open Subtitles | تامبور يبيع ثورين الأسود على متن يخته، آرجينتو. |
| Tambor'un sabit diskinde bazı faturalar buldum. | Open Subtitles | وجدت بعض الإيصالات على قرص تامبور الصلب. |
| Yani bence Tambor kasanın içine bir kasa koymuş. | Open Subtitles | لذا أعتقد لا خطر في أن نفترض تامبور عنده سلامة ضمن سلامة. |
| Kart Tambor'da olabilir. | Open Subtitles | الآن، نحن يمكن أن نفترض الذي تامبور سيكون عنده هو عليه، |
| Tambor bütün operasyonunu sürekli taşıyor. | Open Subtitles | يبقي تامبور كامل عمليته نقّالة. |
| Anka Kuşu'ndan merkeze, Tambor ve adamları öldü. | Open Subtitles | العنقاء للإستناد. تامبور ورجاله موتى. |
| Casuslarımız, Ayrılıkçı Lider Wat Tambor'un kumanda merkezinin orada olduğuna eminler. | Open Subtitles | جواسيسنا متيقنون ان قائد الانفصاليون وات تامبور) جعل مركز قيادته بها) |
| Bu tam bir Jeffrey Tambor davranışı dostum. | Open Subtitles | هذه بعض من اشياء "جيفري تامبور - خافيير .. |
| Tambor çok müsrifmiş. | Open Subtitles | يبدو تامبور تماما لاعب. |
| Çocuklar, Tambor takımın sahibi. | Open Subtitles | الرجال، يمتلك تامبور الفريق. |
| Tambor'un bir sevgilisi var. | Open Subtitles | حصل تامبور على صديقة. |
| Tambor'un adamları seni gördü. | Open Subtitles | فريق أمن تامبور رآك. |
| Tambor'un el bilgisayarını kopyalıyorlar. | Open Subtitles | هم يستنسخون بي دي أي تامبور. |
| Son şifre için Tambor'u tarıyorum. | Open Subtitles | مسح تامبور لآخر مجموعة. |
| - Tambor yaptırmış olmalı. | Open Subtitles | - تامبور يجب أن يكون عنده مهندس عكسه. |
| Tambor'un bir yerde laboratuvarı var. | Open Subtitles | تامبور عنده مختبر في مكان ما. |
| - Ele geçirdiğimiz zaman şehri yakalamalıyız Tambor'u. | Open Subtitles | عندما نسيطر على المدينة التى نقصدها القبض على (تامبور) يجب علينا |
| - Bu kolay olmayacak Üstad. Tambor kendisine çok iyi bir kale seçmiş. | Open Subtitles | لن يكون بهذه السهولة ايها المُعلم تامبور) يختار حصونه بعناية شديدة) |