Evet, burası birini tanımak için gerçekten mükemmel bir yer. | Open Subtitles | نعم بالتأكيد هذا ليس بأفضل مكان للتعرف على أحد ما |
Ve durum böyleyken babamı daha iyi tanımak için onunla konuşmak mümkün olmazdı. | Open Subtitles | وعندما يحصل ذلك، فليس من السهل أن .تجري محادثة للتعرف على والدي كثيراً |
Bir kez. Yeni tanıştık, zaten. tanımak için zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | مرة لكن لا أعرفها من زمان لابد من الوقت لأتعرف عليها |
Sanırım birbirimizi daha iyi tanımak için bolca zamanımız var. | Open Subtitles | ولكنى أظن ان لدينا الكثير من الوقت لنعرف بعض اكثر |
Onları tanımak için biraz zaman ayırsan çoğunun ittifaka katılmaktan başka seçeneğinin olmadığını fark ederdin. | Open Subtitles | أتعرف إذا انت فقط اخذت بعض الوقت لتتعرف عليهم الكثير منهم لم يكن لديه خيار |
Sadece seninle konuşmak istiyorum... seni biraz tanımak için. | Open Subtitles | أريد أن أتحدث معك لكي أتعرف عليك |
Yani insanları tanımak için kullandığımız şeylerden biri genomlarda asla yer almayacak. | TED | من الأشياء التي نستخدمها كثيراً للتعرّف على الأشخاص لن تكتب أبداً في الجينوم. |
Birbirimizi tanımak için iyi bir yol olabilir. | Open Subtitles | قد تكون طريقة لطيفة لنا لكي نتعرف على بعضنا |
Mantıken birini tanımak için en az üç kez çıkmalısın. | Open Subtitles | بشكل ثقافي يأخذ على الأقل ثلاثة تواريخ لمعرفة شخص ما. |
Sizi tanımak için biraz vakit geçirmek çok iyi olur, telefonda konuştuklarımızdan biraz daha fazla bilgi almak iyi olur. | Open Subtitles | أولاً أريد أن أتعرف عليكِ أكثر بأن أحصل على معلومات أكثر مما تحدثنا عنه على الهاتف |
Sence de birbirimizi tanımak için daha çok zamana ihtiyacımız yok mu? | Open Subtitles | ألا تعتقد أنه ينبغي علينا أن نحظى بمزيد الوقت للتعرف على بعضنا البعض؟ |
Birbirimizi tanımak için biraz daha zaman gerektiğini hissediyorum. | Open Subtitles | وأشعر بأنه يلزمني بعض الوقت للتعرف على بعضنا البعض |
Seni tanımak için bu kadar bekledim ve şimdi gidiyorsun. | Open Subtitles | إنتظرت كل هذه المدة الطويلة لأتعرف عليك. والآن أنتِ سترحلين. |
Şimdilik bilmiyorum. Sizi tanımak için epey zamanım var. | Open Subtitles | لست متأكداً بعد,لابد أن آخذ وقتى لأتعرف إليكم أكثر |
Sanırım birbirimizi daha iyi tanımak için bolca zamanımız var. | Open Subtitles | ولكنى أظن ان لدينا الكثير من الوقت لنعرف بعض اكثر |
Birbirimizi daha iyi tanımak için beş dakika yeterli. | Open Subtitles | إنها فقط خمسُ دقائِق لنعرف بعضنَا البعض أكثَر |
Birini tanımak için en iyi yol. | Open Subtitles | . إنّها طريقة رائعة لتتعرف بها على الشخص |
Seni tanımak için öyle davrandım. | Open Subtitles | إدعيت ذلك فقط لكي أتعرف عليكِ |
Bu boş zamanı diğerlerini tanımak için kullan. | Open Subtitles | استخدم وقت الفراغ هذا للتعرّف على الآخرين |
Birini tanımak için ısırıklar arasında konuşmak. | Open Subtitles | ونتكلم بين فترة وأخرى لكي نتعرف على بعضنا |
Daha çok masumlar. Sadece beni tanımak için... Sadece arkadaşım olmak için. | Open Subtitles | يكفي أن تعرفني وأن تكون صديقي إن ظن أنّ أحدهم يعرفني؛ يقتله |
Seni tanımak için. | Open Subtitles | لاعرفك اكثر |
Seni tanımak için tek şansım bu diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت بأن هذة الطريقة الوحيدة .التي سأحصل بها على فرصة للتعرف عليك أكثر |
Yani, buluşmalar birbirini tanımak için değil midir? Ve ben seni tanımaya başladım. | Open Subtitles | أعني, المواعيد وضعت لنتعرف على بعضنا, أليس كذلك؟ وأنا تمكنت من التعرف عليك |
Tabii ki, ama bu birbirimizi tanımak için iyi bir fırsat. | Open Subtitles | ومن الجيد أن أمشي. بالتأكيد ولكنها فرصة كي نتعرف على بعضنا أكثر. |
Birbirimizi daha iyi tanımak için bu iyi bi fırsat | Open Subtitles | إنني مسرورة جداّ لأنك أخذتني لنتناول بعض الطعام لأنه بهذه الطريقة يمكن أن نتعرف على بعضنا أكثر |